BOP EŞBAŞKANI VE ORTADOĞU SATRANCINDA RUSYA'NIN VEZİRİ

 " Suriye, Rusya için kesinlikle ve kesinlikle kaybedilmemesi gereken bir ‘Vezir’ konumundadır. "

 

Suriye iç savaşı başladığı günden bugüne yüzbinlerce insan yaşamını yitirirken, milyonlarca insan evinden yurdundan oldu. İktidarın borazanlığını yapan kalemler ve iktidar sahipleri, hala “Katil Esed” diye bağırmaya devam etmekte.

Esad katil olabilir, Esad dünyanın en kötü yöneticisi, zalim bir diktatör de olabilir. Bunlara söyleyecek sözümüz yok. Esad’ı da savunacak değilim. Âmâ bizim derdimiz Esad mı yoksa ülkemizin toprak bütünlüğü ve ulusal çıkarlarımız mı?

Ama artık insanları bu kanlı savaşın gerçek nedeninin demokrasi, özgürlük olmadığını bilmeye hakları var.

2014 yılında “ATV'den Önce ATV'den Sonra” başlıklı yazımda “Erdoğan, Esad ile hiç bir zaman gerçekten dost olmadı. Erdoğan'ın tek amacı Suudi Arabaist,Katar gaz ve petrolünü Suriye üzerinden AB ye akıtmak ve Esad’ı bu boru hattı planına dâhil edebilmekti"diye yazmıştım.

Uzun uğraşları sonucunda Esad’ı ikna etmeyi başarıp da istediğini alamayınca bu kez Katar ve Sudi Arabistan ile birlikte B planı uygulamaya koyuldu.

Planın hazırlayıcılarının diğer bir hedefinde Rusya’nın önünün kesilmesi vardır. Bilindiği gibi Rusya’nın en büyük gelir kaynağını Avrupa’ya satmakta olduğu petrol ve doğalgaz oluşturmaktadır.

Sovyetler Birliği'nin dağılmasında sonra, çökmek üzere olan Rusya, petrol ve doğalgaz gelirleri sayesinde kelimenin tam anlamıyla küllerinden yeniden doğdu ve Dünya’ya "Ben buradayım" dedi.
Rusya, bu büyük satranç oyununda rakiplerinin hamlelerini daha önceden sezmiş ve gerekli tedbirlerini yıllar önce almaya başlamıştır. Suriye, Rusya için kesinlikle ve kesinlikle kaybedilmemesi gereken bir ‘Vezir’ konumundadır.

İşte bu yüzden Rusya, Esad harici kendi çıkarlarına uygun birini buluncaya dek Esad’a olan desteğini ne pahasına olursa olsun sürdürecektir” demiştim ve daha da ileri giderek Rusya’nın Suriye için üçüncü dünya savaşını göze alacağını, İran ve Çin’in de bir şekilde Rusya’yla birlikte saf tutacağını da eklemiştim.

Aynı tarihlerde “Bu Tezkereye Hayır Derken” AKP iktidarının hazırlamış olduğu bu tezkere sayesinde ABD'nin üslerimiz kullanarak Suriye’nin kuzeyinde sözde Kürdistan bölgesinin temellerini atacağını da yazmış ve hem iktidarı hem de muhalefet partilerini bu tehlikeye karşı uyarmıştım.

İktidar sahipleri ve muhalefet, bizim o günlerde yazdığımız şeyleri ya görmedi ya da görmek istemedi.

O günlerden bugüne çok uzun zaman geçti. Söylediğimiz gibi Rusya, şu an elindeki bütün imkânları kullanarak Esad rejimini savunmaya devam ediyor ve EDECEKTİR de.

Tahmin ettiğimiz gibi YPG terör örgütü, gücüne güç katarak Suriye’nin kuzeyinde çok büyük bir alan hâkimiyeti kurdu.

Erdoğan ve AKP iktidarı hala aynı konumda. 'Katil Esed' demeye devam ediyor. Düne kadar terörist, katil devlet dediği gözünü kırpmadan vatandaşlarımızı katleden İsrail’le anlaşan Erdoğan ve AKP iktidarı, aynı anlayışı Esad rejimine karşı göstermemekte ısrarlı.

Maalesef bu inat, artık ulusal çıkarlarımızı tehdit edecek boyutlara ulaştı. Rusya'nın “Katar, Suudi Arabistan ve Türkiye’nin başını çektiği bu boru hattı planına kesinlikle izin vermeyeceğini anlamamakta ki ısrar başımızı yakacak”.

Erdoğan Suriye’nin kuzeyinde bir Kürdistan Özerk Bölgesi istemiyor ve Türkiye’nin ulusal çıkarlarını düşünüyorsa yapması gereken belli.

İvedilikle “Suudi Arabistan ve Katar ipiyle indiğimiz ve çırpındıkça daha da derinlere saplandığımız bu bataklıktan çıkmanın tek yolu artık ESAD rejimiyle aramızdaki anlamsız kan davasına son vermeli”

İktidar, anlamsız bir şekilde hala Irak ve Suriye’de bizi koalisyonun bir parçası görmeyen, Musul, Menbiç ve El_Bab’a girmemize izin vermeyen ve üslerimiz vasıtasıyla YPG terör örgütüne silah yardımı yapan ABD'yle ortak hareket etmeye devam ediyor.

Artık üslerimiz, başta ABD olmak üzere diğer batılı ülkelerin kullanımına kapatılmalı ya da en azından kısıtlama getirilmeli.

Biz ABD, Suudi Arabistan ve Katar’la hareket etmeye devam ettikçe komşu ülkelerimizin bize karşı tavırları değişmeyecektir. Irak ve Suriye’de kurulması düşünülen Kürdistan’ı engellemenin ve Türkiye’nin toprak bütünlüğünü korumanın tek yolu başta Suriye, Irak olmak üzere İran ve Rusya’yla ivedilikle işbirliği içerisine girmektir.

Yoksa, başta Fırat Kalkanı Operasyonu'na katılan kahraman askerlerimizin can güvenliği olmak üzere, Türkiye’nin toprak bütünlüğü de tehlikeye girecektir.

Aksini yapanların vatanseverliği mutlaka sorgulanmalı.

Aslına bakacak olursanız bir zamanlar “emir komuta zincirim emrederse papaz elbisesi bile giyerim” diyenlerden, ellerinde mikrofon televizyon ekranlarından  “Türkiye’nin Ortadoğu’da bir görevi var; biz bu BOP'un eş başkanıyız” diyerek nara atanlardan. Eski ortakları FETÖ ye ne istediler de vermedik diyerek haykıranlardan, FETÖ terör örgütüyle birlikte kendi milli ordusuna kumpas kuranlardan bu kutsal vatanın hayrına bir şey beklemiyoruz.

Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun …

@Halitisci

Önceki ve Sonraki Yazılar