Bülent Esinoğlu

Bülent Esinoğlu

“Peygamberimiz hayatta olsaydı, NATO ile birlikte hareket ederdi”

Mısırlı din adamı(!) Yusuf El Kardavi, böyle buyurmuş.
ABD adına Müslümanları bölmekle görevli, Petro Dolar Şeyh’i  Kaddafi’yi biz, Suriye’de yaratılan iç savaş başlangıcında tanımıştık.

Müslüman Kardeşler ve Mursi’nin en has adamı bu zat, Suriye’ye Batının terör ihraç etmesini, din adına, Müslümanlık adına kutsayan kişidir. Bu konuda bolca fitne fetva vermiştir.
Kardavi gibi Allah’ı ve Müslümanlığı pazarlayan çok kişi olduğunu zaten biliyoruz.
Şu NATO sözünü yumurtlamamış olsaydı, adından dahi söz etmezdim.
Adam Mursiye öneride bulunurken, demek istiyor ki, aman bir an evvel NATO ile bütünleş yoksa muhaliflerin seni yok eder .
Öneri budur.

Biz biliyoruz ki, yaşayarak öğrendik ki, Türkiye’de darbeler, Amerika işin içinde olduğu zaman gerçek olmuştur.
Amerika ’sız darbe olmaz.
Amerika’nın Türkiye içindeki varlığı da, NATO ve onun gladyosu ile kaimdir.
Mısır’da NATO yoktur.
Türkiye’de NATO vardır.

NATO’nun üye ülkelerini her bakımdan denetleyen gladyosu vardır.
Gladyo psikolojik savaşın provokasyon ve suikastlar tarafını halleder, arkasından gelen darbeyle, Amerikancı iktidarlar işin serbest piyasa yönünü düzenler.
Mısır’da NATO’nun olmaması, görevin Müslüman Kardeşlere verilmesini gerektirmişti.
2011’deki Amerikan destekli, halk hareketi görünümlü, sahte seçimle işbaşı böyle gerçekleşmiştir.
Yani Mısır’da, Mursi’nin işbaşına getirilmesinde gladyo görevini Müslüman Kardeşler üstlenmiştir.
Mursi kendi generallerini kendisinin belirlemesine rağmen, generaller NATO’ya bağımlı olmadığı için, hareket gerçek halk hareketi olduğundan, halkın yanında yer alabilmiştir.
Eğer Mısır’da NATO, OECD, GB,DB gibi batı örgütleri olsaydı, Mısır Ordusu da müdahalede bulunsaydı, o zaman darbe demek doğru olurdu.

Şimdi yaşanansa, halk hareketine ordunun katılması ve düzene sokması anlamındadır. Ve devrimdir.
Amerika ile Türkiye’de olduğu gibi, gizli istihbarat anlaşmaları olsaydı, bu devrime darbe diyebilirdik.
Haziran halk harekâtının, Mısır’daki gibi, halk iktidarına(devrim) dönüşmemesinin nedeni, Türkiye içindeki ABD’dir.
Avrupa’dır.
Gladyodur.

Peki, Haziran halk hareketinde, Batılılar, halktan yanaymış gibi neden gözündüler?
Demokratikleşme adımları atıyormuş gibi yapıp, bölünmeyi gerçekleştirme planını” AKP hızlandırsın diye…
ABD ve Avrupa için Türkiye’nin bölünmesi birinci önceliktir.
Görüyoruz. Gezi eylemlerini bastırmak, Açılımı gündem yaptırmak için bölünmenin metni olarak, Anayasa, demokrasi ve Açılım diye, 17 televizyondan bir ağızdan bağırıyorlar.

Mısırın Tayyip’inin devrilmesi, Türkiye’de İhvan takımını telaşlandırdı.
Suriye’de sürdürdükleri, Müslüman Kardeşler temelli siyaset çöktü. Şimdi de Mısırla olan ilişkileri bozuyorlar.
Gide, gide ABD’den başka “dostu” olmayan ülke konumuna düşeceğiz.
Ellerinden gelse, Mısır’a da, Suriye’de olduğu gibi, terör ihraç edip, Suriye gibi istikrarsızlaştırmaya niyetlidirler.
Suriye’den yedikleri tokat yetmiyormuş gibi, şimdi de, Mısır’dan tokat yemeye hazırlanıyorlar.
Tabii bu arada, dış ticaretimiz diye bir şey kalmıyor.

Suriye kapıları kapanınca, diğer Arap ülkelerine olan ihracat zora girdi.
İran’dan alınan ucuz enerji, Amerikan talimatı ile azaltıldı. Ve zora sokuldu.
Rusya gazetelerinde, son zamanlarda, Türkiye hakkında yapılan yorumlara bakılırsa, Rusya ile de işler çok kötüleşerek gidiyor. Gaz alımı 27 milyar metre küpe düşmüş.
Dedik ya, ABD bunlara yetiyor.

Tüm yakın komşularıyla, Müslüman Kardeşler hamiliği yüzünden, bozuşan iktidarın bir tek dayanağı ABD var.
ABD’nin asıl amacı da buydu.
Yalnızlaşsınlar ve bana(ABD) daha fazla bağımlı kalsınlar.
Muradına AKP sayesinde eşmiş görünüyor.

NATO’suna ve onun gladyosuna rağmen, Türk halkının bu kalkışması, bu Amerikancıları indirecektir.

11.7.2013, [email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar