VARİSTEN KORUNMAK İÇİN

VARİSTEN KORUNMAK İÇİN

Hareketsizlikten kaçının, dar kıyafetleri tercih etmeyin, ideal kiloda kalın

Cumhuriyet'te yer alan haberegöre; Yaz aylarında artan hava sıcaklıkları ve hareketsizlik, varis şikayetlerinde artışa neden oluyor. Doğru bir tedavi planlaması yapılmadığı takdirde sadece estetik değil, önemli bir sağlık sorununa dönüşen varisler yaşam kalitesini de etkiliyor. Kısa sürede sonuç almak için bilinçsizce yapılan uygulamalar ise varislerin ilerlemesine yol açabiliyor. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fikri Yapıcı, varis ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

TOPLUMDAN TOPLUMA DEĞİŞİYOR

Varis hastalığı, toplumdan topluma değişmekle birlikte günümüzde yüzde 10-35 arasında görülmektedir. 50 yaşın üzerinde görülme oranı 2 kat artmaktadır. Kadınlarda, erkeklere oranla 2-4 kat fazla görülmektedir. 20-70 yaş arası kadınların yaklaşık yarısı varislerden şikayetçi olabilmektedir. Bu bilgilerden yola çıkarak Türkiye’de 5 milyon bireyde değişik derecelerde varis olduğu öngörülmektedir.

BACAKLARINIZI KUMA GÖMMEYİN

Varis kaynaklı bacak ağrılarını geçirmek için sıcak uygulama yapılması doğru değildir. Bu ağrılar için kaplıcalara gitmek ya da yazın kuma bacaklarını gömmek yanlıştır. Sıcak uygulama, varis ve damarsal yetmezlik şikayetlerini artırmaktadır. Sıcak havalarda yeterli miktarda sıvı tüketilmemesi ve hareketin azalması ile bozulmuş damar yapısı, damar içi pıhtılaşma ve akciğerde pıhtı oluşumlarına neden olabilmektedir. Akciğerde damar embolisinin en önemli nedeni, derin toplardamarlarda oluşan pıhtılardır.

YAZIN DAR KIYAFETLERDEN KAÇININ

Toplardamarlarda basınç artışına yol açan gebelik, ayakta ya da oturarak uzun süre durmayı gerektiren meslekler, şişmanlık, az lifli gıdayla beslenme alışkanlığı, kabızlık, dolaşımı etkileyecek derecede sıkı kıyafetler varis gelişimini artırabilmektedir. Ayrıca toplardamarları zayıflatan nedenlerden kadın cinsiyet, hormon kullanımı, yaşlılık, sigara kullanımı, genetik etkenler de varis gelişimine neden olabilmektedir. Varis hastalarında en sık görülen şikayetler; ağrı, yanma hissi, kaşıntı, kas krampları, şişlik hissi, huzursuz bacak, cilt değişiklikleri ve yaraların oluşmasıdır.

KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ YAPILIYOR

Varis, erken tanı konulması, koruyucu önlemlerin alınması, doktor önerisiyle ilaç veya varis çorabı kullanılmasıyla büyük oranda kontrol altına alınabiliyor. Varis tedavisinde sorunun kaynağına ve sonuca yönelik uygulamalar yapılır. Ameliyatla tedavi yapılabildiği gibi günümüzde hastaya daha az zarar veren modern yöntemler ile daha estetik sonuçların elde edilmesi mümkün...

DİKİŞSİZ UYGULAMALAR İLE BAŞARILI SONUÇLAR

Günümüzde tüm dünyada en yaygın tedavi, büyük varislerin içten lazer ile kapatılmasıdır. Renkli doppler ultrason eşliğinde “Endovenöz lazer ablasyonu” yöntemi sayesinde varis tedavisi sağlanabiliyor. Dikişsiz ameliyat uygulaması ile cerrahi gereksinimi bulunan hastalara kesi uygulamadan ameliyatta dikişe gerek olmaksızın başarılı kozmetik sonuçlar elde ediliyor. Varisleri başlangıç evresinde bulunan hastaların tedavileri ise “köpük skleroterapisi” ve “yüzeysel radyofrekans ablasyon” yöntemi ile sağlanabiliyor.

VARİSTEN KORUNMAK İÇİN NE YAPMALIYIZ?

Hareketsizlikten kaçınılmalıdır. Uzun süre bacak bacak üzerine atmak kan dolaşımı bozabilir.

Sigara varis oluşumunu artırabilir. Sigara içenlerin yanında bulunmanın bile varis riskini %30 oranında etkilediği unutulmamalıdır.

 Çok dar giysiler ve yüksek topuklu ayakkabılar tercih edilmemelidir.

Sıcaktan kaçınılmalıdır. Aşırı güneşlenme ve sıcak uygulama, damarları genişleterek varislerin artışına yol açabilir. Ilık su ile yıkanmanın ardından bacaklara soğuk su uygulanması yararlı olacaktır.

Düzenli ayak ve bacak egzersizleri yapılmalıdır.

Mümkünse günde en az 2-3 kez,10-15 dakika süre ile bacaklar kalp seviyesinden yukarı kaldırarak dinlendirilmelidir.

İdeal kiloda kalınmalıdır.

Doktorun önerdiği ilaçlar ve varis çorabı düzenli kullanılmalıdır.

Kaynak:Haber Kaynağı