Pınar Uzun: “olan, Bir Seçim Değil, Türkiye’nin Varlık Ve Yokluk Referandumudur”

Pınar Uzun: “olan, Bir Seçim Değil, Türkiye’nin Varlık Ve Yokluk Referandumudur”

CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Pınar Uzun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda seçmenlere seslendi. Hür Dava Partisi’nin (HÜDA PAR) Hizbullah ile ilişkisinden örnekler veren Uzun, 28 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimini “Türkiye’nin varlık ve yokluk referandumu” olarak değerlendirdi. “Karar ver, hangi Türkiye” diye soran Uzun, “Bu öyle bir seçim ki halkımızın manevi değerlerine kan bulaştıran din istismarcılarıyla Türkiye'nin aydınlık geleceği için mücadele veren iyi insanların bu ülkenin gelec

CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Pınar Uzun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda seçmenlere seslendi. Hür Dava Partisi’nin (HÜDA PAR) Hizbullah ile ilişkisinden örnekler veren Uzun, 28 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimini “Türkiye’nin varlık ve yokluk referandumu” olarak değerlendirdi. “Karar ver, hangi Türkiye” diye soran Uzun, “Bu öyle bir seçim ki halkımızın manevi değerlerine kan bulaştıran din istismarcılarıyla Türkiye'nin aydınlık geleceği için mücadele veren iyi insanların bu ülkenin geleceğini tayin etme kavgasıdır” dedi.

Pınar Uzun, sosyal medya hesabında paylaştığı videoda, HÜDA PAR liderinin ve üyelerinin yaptığı açıklamaları hatırlattı. HÜDA PAR ile Hizbullah arasındaki bağa dikkat çeken Uzun, Gaffar Okkan’ın ve Konca Kuriş’in Hizbullah tarafından katledildiğini anımsattı. Uzun, “Bu öyle bir referandum ki karşınızda kadın düşmanlığının en ilkel, en gaddar hali var” diye konuştu.

“CUMHURİYET DEVRİMLERİNİN IŞIĞINDA NEFES ALABİLEN MİLYONLARA HERKESİN BORCU VAR”

CHP’li Pınar Uzun, videoda şunları söyledi:

“Cumhur İttifakı'nın ortağı Hizbullah gerçeğini korkusuzca ele almak zorundayız. Gerici devrimlerle heyecanlanarak büyüyen, işkenceci, suikastçı terör örgütlerinin inlerinden yeniden çıkmasını, küllerinden yeniden doğmalarını istemeyen, yalnızca ve yalnızca Cumhuriyet devrimlerinin ışığında nefes alabilen milyonlara herkesin borcu var.

“BU ÖYLE BİR REFERANDUM Kİ KARŞINIZDA KADIN DÜŞMANLIĞININ EN İLKEL, EN GADDAR HALİ VAR”

28 Mayıs seçimleri, olağan bir cumhurbaşkanlığı seçimi değil, Türkiye'nin varlık ve yokluk referandumudur. Bu öyle bir referandum ki karşınızda kadın düşmanlığının en ilkel, en gaddar hali var. Hizbullah'ın domuz bağı ile en az 35 gün işkence ettiği Müslüman feminist yazar Konca Kuriş'in cesedinin Hizbullah'a ait mezar evinde bulunduğu topraklar buradaydı, unutmayın. Haliyle bu geleneğin bugün, kadınışiddetin tüm çeşitlerinden koruyan yasalarla savaşmaktan başını kaşıyacak vakti yok, olamaz da.

“VATANSEVERLERİN KANINI DÖKEN AZILI KATİLLERLE YAŞAMI, VATANI VE ÖZGÜRLÜĞÜ SAVUNANLARIN REFERANDUMUDUR”

Bu öyle bir referandum ki 11-12 yaşındaki çocukları istihbarat yapılarında kullanan, işkence odalarında domuz bağları ve beton çivileriyle hafızalara kazınan, Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan gibi vatanseverlerin kanını döken azılı katillerle yaşamı, vatanı ve özgürlüğü savunanların referandumudur.

“KARAR VER, HANGİ TÜRKİYE”

Hür Dava Partisi'nin bizzat, Hizbullah terör örgütüne ilişkin, "Tabanlarımız kesişiyor, aynı gelenekten geliyoruz" dediğini hepiniz duydunuz. Bu, bu yüzden öyle bir seçim ki halkımızın manevi değerlerine kan bulaştıran din istismarcılarıyla Türkiye'nin aydınlık geleceği için mücadele veren iyi insanların bu ülkenin geleceğini tayin etme kavgasıdır. Karar ver, hangi Türkiye?”

Kaynak: ANKA Haber Ajansı