Serhat Yabancı

Serhat Yabancı

HAYIR DİYEBİLMEK, EVET OLABİLMEKTİR.


   Hayır demek, kişiyi reddetmek değildir.  Kişinin teklifini veya isteğini  kabul etmemektir.
    İnsanlara kişiliğimize, zevklerimize, beklentilerimize göre cevap vermek, onları reddetmek değil, onlara kendimizi tanıtmaktır. Bizim neyi sevip sevmediğimizi, nasıl bir insan olduğumuzu, nelerden rahatsız olup olmadığımızı, ancak evet ve hayırlar ile yansıtabiliriz. İşte böyle bir ifade şekli varken, yalnız kalma korkumuzdan, çevremizdeki insanları küstürmekten, kırmaktan ve buna bağlı olarak kaybetmekten korktuğumuz  için hep alttan alıp evet demek zorunda hissederiz.  Oysa insanlara,        “ hayır, istemiyorum, beğenmiyorum, gelemem, yokum vs. demek, onları reddetmek  ve istememek değil, talep ve önerilerini istememektir.
   Bir kişiyi sevmek demek , onun sevdiği her şeyi sevmek, istediği her şeyi de istemek değildir.  Biz onu sevebilir, ama onunla her konuda aynı zevklere sahip olmayabiliriz. Bu durum, iyi dost olmamıza da engel değildir.  Şayet, onun isteklerine hayır diyemezsek, sanal bir kaybetme korkusuna yakalanır, hayır dediğimizde ise onu kaybedeceğimizi sanırız. Kaldı ki karşımızdaki kişi de bizim böyle düşündüğümüzü fark eder ve bunu kendi menfaati için kullanmayı düşünürse, o zaman istediği olmadığında  bizi terk etmekle, yalnızlaştırmakla tehdit edebilir.  Yani zayıflığımızı kullanabilir. Ta ki , biz, onun kendi beklentilerinden dolayı bizi terk etmesinden korkmadığımızı ona yansıtana kadar. Ne zaman ki “ eğer senin istediğini yapmadığım için benimle küseceksen/ilişkini koparacaksan sen bilirsin” dersek işte o zaman o bize karşı bu şantajı artık kullanmayacak ve bizimle ast/üst, güçlü/güçsüz ilişkisi değil, eşit ilişki kurmaya başlayacaktır.
   Ayrıca biz güçsüz ve ondan ayrılamaz göründükçe o güçsüz birini kaybetmekten korkmayacak, bizi kaybetmeyi de ciddi bir kayıp olarak görmeyecektir.
    Çünkü; “güçlü olursam insanlar beni kaybetmekten daha çok korkarlar. Güçlü insanları herkes hayatında tutmak ister” güçlü olduğunun göstergesi de, bana ters ve yanlış gelen şeylere, üslubumu bozmadan itiraz etmem veya kendimi ifade etmemdir.  Tabi ki her şeye itiraz etmek değildir.  Her şeye itiraz edersem uyumsuz, hiçbir şeye itiraz etmezsem güçsüz algılanabilirim.
   Gerek özel ilişkilerde gerek se sosyal ilişkilerde, hayır demenin bir oranı ve dengesi vardır. Az önce denildiği gibi her şeye itiraz etmek veya hayır demek gibi her şeye evet demek de hatalı bir davranıştır. Esas olan bunu genel bir duruma yormadan, olaya ve duruma göre ayarlamaktır. Hayır demek veya dememek, süreklilik değil durumsallık arz eden bir davranıştır.  Bizimle alakalı olan, bizi direkt etkileyen ve dahil eden konularda istediğimizi  ve hakkımızı talep etmemiz gerekirken, istemediğimizi ya da yapmamamız gerekeni de  “hayır “ ile yanıtlamalıyız.
   Hayır diyebilmek için, bunu denemek lazım. Denedikçe hipotezlerimizi gözden geçirir ve yanlışları eleriz. Eledikçe de düşüncelerimiz değişir. Değiştikçe de davranışlarımız değişir. Davranışlarımız da değiştikçe güçlenmeye başlar, kendi hayatımızın kaptanı oluruz.
   Hayır dersem yanlış anlaşırım düşüncesi de bir hipotezimizdir. Aynı zamanda bu düşünce bir zihin okumadır. Biz öyle algılanacağını zannederiz.  Oysa istediğiniz kadar en güzel ifade şeklini en yalın dili kullanın yine de yanlış anlaşılma düşüncesi aklınıza gelebilir. Çünkü yanlış anlaşılma  bir hipotezdir, gerçekliğe dayalı değildir.   Yapmamız gereken kendimizi ifade etmektir. Yanlış anlamak, anlayanın sorunu, bunu belirtmeyen de yanlış anlayanın ikinci sorunudur. Biz insanların yanlış anlamasından değil, kendimizi ifade etmekten sorumluyuz.
   Hayır diyememek gibi bir sorunumuz varsa, ancak ifade ederek ve aşama aşama egzersiz  yaparak bunu çözebiliriz. Sustukça, hem cesaretimiz körelir hem de zamanla kendimizi ifade etmek bizi daha fazla kaygılandırır.
   Örnek verelim:  Mesela akşam takımızın maçını izleyeceksiniz ama arkadaşınız sizi dolaşmaya çağırıyor.  Siz o akşam kesinlikle maç izlemekten daha çok keyif alacaksınız ama arkadaşınızı kırmaktan çekiniyorsunuz.  Şayet arkadaşınıza evet derseniz, bu arkadaşınızın penceresinden dolaşmayı daha çok sevdiğiniz anlamına gelecektir. Oysa size göre ise belki fedakarlıktır.  Ama  “ ben bugün evde maç izlemeyi planladım, maç izlemeyeceğim “dediğinizde. Olası  tepkiler;
Bende maçı çok severim, sana uyarsa eşlik edebilirim.
Gelmeyeceksin. O zaman ben başka arkadaşı arayayım.
Peki maçtan sonra  dolaşalım mı ?
Maç, benden mi önemli?
                Gibi en az 5-6 tane daha gelebilecek muhtemel cevap bulabiliriz.  Ama bizim zihnimizdekinin olma ihtimali  çok düşük olabilir.  Velev ki , hayır dediğimiz için bize kızıyor ve gönül koyuyorsa da bu onun benmerkezci yaklaşımının göstergesi olur.  Kaldı ki bazılarına evet bazılarına hayır dediğinizde de o bunun sizin tercihiniz olduğunu da zamanla kabul eder.
                Hayır cevabından önce nedeninizi de açıklamak, cevabın olumsuz etkisini azaltır. Mesela direkt “gelmek istemiyorum” yerine “ akşam için şöyle bir plan yapmıştım bu nedenle gelemeyeceğim” dediğinizde daha mantıklı ve olumlu bir hayır cevabı vermiş oluruz.
                Nedenini açıklamanıza rağmen ısrar gelebilir. Şayet ısrara rağmen istemediğiniz bir şeye evet derseniz, bundan sonrası için de “ ısrar edersem yapar” düşüncesini ona aşılamış oluruz.  Böylece arkadaşlarınızın daha fazla ısrar etmesine neden oluruz. Israrlarda da  yumuşak ve kararlı bir ifade ile aynı nedenleri ve cevabı vermemiz gerekiyor.  “ gerçekten canım istemiyor”.
                Tüm cevaplarınıza  rağmen ısrar ediliyorsa nadir de olsa erteleyici veya konuyu dağıtıcı cevaplar da verilebilir.  “bugün olmaz ama  yarın veya X gün sana eşlik edebilirim.”  “ bu arada senin  iş durumun ne oldu” 
   Sonuç olarak, evet demek nasıl ki normal bir  cevap ise hayır demek de bir okadar normal bir cevaptır.  Yaptığımız şeylerden  ve yaşadığımız anlardan keyif almak istiyorsak benliğimizin  ve ruhumuzun sesini dinlemeliyiz. Ayrıca başkasını mutlu etmekten vazgeçmeli, herkesin kendi kendisine yetmesine fırsat sağlamalıyız.
 
Unutmayın, bazı “hayır” cevapları hayra neden olabilir.

Serhat YABANCI

Psikoterapist

Önceki ve Sonraki Yazılar