Selam olsun emekçi kadının bilinçli mücadelesine!

Selam olsun emekçi kadının bilinçli mücadelesine!

8 Mart Kadının özgürleşme mücadelesinin en önemli günüdür

8 Mart Kadının özgürleşme mücadelesinin en önemli günüdür.
 
1857 de Amerika'nın New York kentinde greve giden 40 bin kadın dokuma işçisinden 129'u, patronlar tarafından yakılarak katledildi.
 
1907’de Uluslararası Sosyalist Kadınlar gününü organize eden Clara Zetkin, tüm sosyalist partileri kadınlar için savaşmaya davet edip konferanslar hazırladı, 1908 yılında New York Sosyal Demokrat Kadınlar birliği bu çağrıya uyarak büyük bir gösteri düzenledi. 1909’da, Kopenhag’daki Sosyalist kadınlar 1910’da 2.Enternasyonel Konferansında Clara Zetkin, 8 Mart 1857 de ölen 129 kadının anısına bu günü Uluslararası bir kadın günü olmasının gereğini vurgulayıp kabul ettirdi. 1911 yılı 19 mart’ında Avrupalı sosyalistler, ilk kez uluslararası kadınlar gününü kutladılar.

Clara Zetkin, Göğün yarısının sahibi olan kadınlara, kavganın yarısı olmaları gerektiği bilincini aşılayarak, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü, armağan etti.
 
Dünya kadınları böyle bir güne sahip olmanın bedelini çok ağır ödediler, "Yaşamın olduğu yerde savaşmak istiyorum" sözlerinin sahibi Clara Zetkin'in başlattığı onurlu mücadele ile 8 Mart'ın Emekçi Kadınlar günü olmasını sağladılar.
 

Dünyanın her yerinde en fazla kadınlar ve çocuklar halen sömürülüyor, dünyadaki birçok kadın cins ve emek sömürüsünün en acımasız halini aynı anda yaşıyor. Dünyada ve Türkiye’de emperyalist ve sömürü savaşlarının acısını en çok kadınlar yaşıyor.
 
Ülkemizde kadına şiddet sınırsızlığıyla her gün artıyor, çocuk gelin sayısındaki artış biz kadınların yüreğini daraltıyor. Yakın komşumuz Suriye'den ülkemize sığınmacı olarak devlet tarafından getirilen, çocuk yaştaki kızlarımızın gecelik dini nikah karşılığında sömürülmesini bizim vicdanımız kabul etmiyor.


Clara Zetkin, Rosa Luxemburg, Kollontai, ve Krupskayalar,yaşam savaşında kadın olmanın zorluklarına rağmen mücadele ettiler ve büyük bedeller ödeyerek yüceleştiler. Kapitalist sistemde emeğin patronlar tarafından sömürüldüğü, emperyalist savaşların sınırlarının sermaye sınıfı tarafından vahşice çizildiği dünyada, Sosyalist kadın liderlerimizden Behice Boran'ın işaret ettiği yolu izlemeli, "Kadın hareketi sınıf (işçi sınıfı) mücadelesiyle bütünleştirilmeli"yiz!
 
 
Kadını emek ve cins olarak sömüren sermaye sınıfına ve sermayenin temsilcisi iktidarlara karşı, özgür yaşam hayallerimizi gerçekleştirebilmek için,
 
Kadın sömürüsüne çalışma hayatında ve siyaset arenasında 'dur' demek için,
 
Kadın önderlerimizin yükselttiği direniş bayraklarını kaparcasına yakalayıp örgütlenmek ve
direnmek emekçi kadının görevidir.
 
Selam olsun emekçi kadının bilinçli mücadelesine!

Rahşan Balaban -8 Mart 2013