ODTÜ kampusunun içinden doğu-batı aksına kaydırılacağını ve ana güzergâhın, şehirlerarası trafiğin kullanacağı yolun bu olduğunu söyleyen Şehir ve Bölge Plancısı Tahir Çalgüner, ODTÜ Rektörü ile Melih Gökçek’in anlaştığını 2. yola iptal davası açılmadığını ve temmuz ayı içinde bir gece yarısı ODTÜ arazisine girileceğini iddia etti.

Daha önce Akay kavşağı davasını ile basında yer alan ODTÜ yolu konusunda da hukuki gerekçelerle dava açan Avukat Sedat Vural’ı hukuk mücadelesinden dolayı kutlayan, Şehir ve Bölge Plancısı Tahir Çalgüner, ” bu avukatlardan 3 tane olsa Ankara’da her şey farklı olurdu ” dedi.

Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Tahir Çalgüner, Vural’ın davasının Malazgirt yolu olduğunu, yerel mahkeme kararını da, ‘ hâkim eliyle bilerek adaletin usule boğulması ‘ benzetmesi yaparak değerlendirdi. Çalgüner, geçen bu sürede 1. etap yolun oldu bittiye getirildiğini savundu. Aynı uyutma taktiğinin 2. yol için de geçerli olduğunu söyleyen Çalgüner; hiç kimsenin kelime oyunları ile ODTÜ camiasını ve Ankara halkını kandıramayacağını ifade etti.

2. yol önerisinin bu yola Vişnelik kavşağı ile bağlanacağını ve güzergâhın ODTÜ kampusunun içinden doğu-batı aksına kaydırılacağını ve ana güzergâhın ve şehirlerarası trafiğin kullanacağı yolun esas bu olduğunu söyleyen Şehir ve Bölge Plancısı Çalgüner, konu ile ilgili olarak SÖZCÜ‘ye konuştu.

Tahir Çalgüner’in değerlendirmeleri şöyle :

Bu işin vebali; Mimarlar odası, Şehir plancıları odası, ODTÜ yönetimi ve Ankara ulaşım ana planı 2038 yapanlarına ve onaylayanlarına aittir. 2.yola iptal davası açılmamıştır. Yol davasız bırakılmıştır. Dün Sedat Vural’ın ODTÜ 1. yol davası ve Danıştay kararı ile ilgili meslek odaları hiçbir yorumda bulunmadı. Sessiz kaldı. Şu aralar AOÇ’deki başbakanlık binasının dış cephe kaplaması ve fayanslarına takan Mimarlar odası başkanı bu binanın mimarını da odaya şikâyet etmiş. Tek yol bu mudur? Bilemem ama oda başkanı hanımefendi, bakalım ODTÜ 2. yol davasında kaç tane komer arabası yakacak izleyip göreceğiz. AOÇ davası hakkında çok şey söyledim. Yanlış olduğunu AOÇ ‘nin bir arsa ofisi olarak kurumlara arsa sağlayan bir ardiye olmadığını yazdık çizdik. Benim burada esasen anlatmak istediğim konu şudur.

2. ETAP YOL İÇİN GÜNDEMDE

Meslek odaları şu sıralar AOÇ tartışmasını ön plana çıkarıp ODTÜ 2. Etap yolu kamuoyunun gözünden kaçırmaya çalışıyorlar. Nasıl ki; ODTÜ Rektörü “iki farklı yol var bunlar birbirine karıştırılıyor” derken kamuoyunu yanıltmış ise, aynı algı yöntemi ve yönetimi şimdi de; AOÇ üzerinden ODTÜ. Öncelikle Şehir plancıları odası bu 2. Etap yola müdahil olmadı. Bu davayı bilerek bir sit davasına indirgedi. Yani yol iptal davası açmayan odalar SİT gerekçesinden giderek hem yanlış dava açtılar hemde esası zedelediler.

Peki, bunu bilerek mi yaptılar. Maalesef Evet. Hem dava açıp hem bu davaları nasıl kaybederiz üstadı hukukçularının bildik yöntemleridir bu işler. Evet…şimdilerde AOÇ’ye gezi düzenleyen ve su yolu haline getiren Oda yönetimleri aslında tavşana tutu tazıya kaç diyerek AOÇ üzerinden ODTÜ 2. Etap yolu gündemden düşürmek istiyorlar.Çünkü bu bahsettiğimiz koruma amaçlı plana da işli yol çok yakında AUAP 2038 planı kapsamında, “üst nazım planı” onayını da alarak gündeme gelecek de ondan.

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ SÜNEPE TAVIRLARINDAN SIYRILMALI

Hatırlayalım..! Üniversitenin AOÇ arazilerini TOKİ’ye satan emlakcı bir zihniyetin üniversite temsilcisi ve “AUAP 2038″ başkan yardımcısının ” ODTÜ’ den yol geçmesini istemezdim” timsah gözyaşları basına yansımıştı. Kurumlar ve kurumların mevcut yöneticileri; üyelerinin, personellerinin, taban eğilimlerinin dışında fıtratlarını da zorlayarak yaptıkları yapay eylemlerinin ve imzalarının vebali dönüp dolaşıp kendilerine geri döner. Ve ileride bunun sorumluluğunun altından kalkamazlar. Ben yine de bunu derim. Döner döner yine derim.

Başta mimarlar ve şehir plancıları odası, sivil toplum örgütleri ve akademik kurumların bu sünepe tavırlarından sıyrılarak, kendilerini biran önce içsel bir değerlendirmeye tabii tutmaları gerekir. Aksi takdirde eleştiriye ve madaralığa “yol olurlar”.

KAMUOYUNUN GÜNDEMİNDEN ÖZELLİKLE KAÇIRILAN 2. YOL

ODTÜ kampüsünü ikiye bölerek İngilizce Hazırlık binasının arkasından geçecek yol, bilindiği üzere, 1. Etap yola, yani açılışı yapılan Malazgirt Bulvarı’na Vişnelik mevkiinden bağlanacak sorunlu bir arter ve aynı zamanda ana yol güzergahıdır. Kamuoyunun gündeminden özellikle kaçırılan bu 2. yolun yaklaşık 1 km’lik kısmı ODTÜ arazisinden geçecek yaklaşık 8 km’lik bir yol güzergahının parçasıdır. Dikmen bölgesinden başlayacak, 100. Yıl Mahallesi’nden geçerek ODTÜ’nün içine Vişnelik mevkiinden doğu-batı yönünde dalacak ve Bilkent yolunu takiben Eskişehir yoluna bağlanacak bir yol önerisi… Bu yol önerisi 2023 Planı’nda yok. “AUAP 2038″ yeni Ankara ulaşım ana planına cayır cayır işlenecek ve “bilimsel” bir yol hüviyeti kazanacak!

YOL GÜZERGAHI SAKAT

Rektör, bu yolun ODTÜ arazisi içinden geçecek kısmı yani 800 metrelik kısmı “Tünel yol” olsun diyor. “Bana ne Ankara’dan, Ben ODTÜ’ye bakarım” modunda. Gökçek, tünelin çok maliyetli olduğunu söylüyor. Yolun yüzeyden geçmesi konusunda diretiyor. Öncelikle şunu söyleyelim. Güzergahın ODTÜ ayağının, tünel yol olup olmaması Ankara batı aksı trafik yüküne bir yararı yok. Yolun güzergahı sakat. Yolun bağlantı noktalarından ötelenmiş trafik yine sıkışıklığa neden olacak. ODTÜ ve 100. Yıl Mahalleleri yol geçen hanına dönecek. Anadolu Bulvarı yol trafiğine bir de bu ikinci güzergah eklenecek.

“ODTÜ REKTÖRÜ GÖKÇEK İLE ANLAŞMIŞ”

Bu yol güzergahının bir kısmına dava açıp, ODTÜ’den geçen kısmına dava açmamak olur mu? (Ama ODTÜ rektörü ile Gökçek anlaşmış. Size ne kardeşim.) Bu teknik açıdan ve hukuken mümkün değildir.

TEMMUZUN BİR GECESİNDE İŞ MAKİNALARI ODTÜ’YE GİRECEK

ODTÜ rektörü bu yola dava açmayacağına göre; “ODTÜ yol diyasporası” meslek odalarına haber göndererek, kendilerini ilgilendiren bu yola dava açmamalarını istemiş olabilir.Peki ODTÜ rektörü o zaman hangi yolları Ankara halkının karıştırdığını söyleyecek? Yolu tükenen rektör için durum vahim. Başka yolu da yok. Kem küm… Ne zaman? ODTÜ öğrencileri yaz tatilinde evlerine sepetlendikten sonra, temmuz ayında, sıcak bir yaz gecesinde ansızın iş makinaları, Vişnelik kavşağından ODTÜ’ye doğru ilerleyecekler. Ve “Romen Diyojen” bulvarını açacaklar.

2. YOLA REKTÖR NEDEN OKEY DEDİ ?

Rektör ne yapacak peki ? Her zamanki gibi onun tatilde olduğu bir dönemde olacak. Vay efendim bize neden haber vermiyorlar diye Belediye’yi savcılığa “falan” verecek. Sözde yola karşıymış gibi! Bunu da ODTÜ öğrencileri ve Ankara halkı yutacak. Çok yakında onaylanacak AUAP 2038 planı ile; ODTÜ kampüsünden geçecek 2. Yola, Rektör neden “okey” dedi ? ODTÜ yönetimi bu “tünel”(!) yola dava açmamaları konusunda meslek odalarına baskı yaptı mı? Muhalif yani “Candaş basına” bu işe karışmayın dedi mi?, demedi mi? ODTÜ muvazzaf hocaları neden başından beri bu duruma sessiz kaldı? Adında “teknik” kelimesi geçen bir üniversitenin bu tünel yolla ve ilgili güzergahı ile ilgili şehircilik bölümüne hazırlattığı bir teknik rapor var mı? Açılan yol davalarında 2. Etap yola direkt dava açan veya açacak olan bir tek meslek odası var mı? 5 tane soru sordum. Kayıtlara geçti. Yanıtlarını hep beraber bekleyelim.

KAÇ ANKARALI VE ODTÜ’LÜYÜ YANINIZDA BULACAKSINIZ

Üçüncü sorunun cevabı bende ancak, bunun cevabını vermem ne bana yakışır ne de akademisyenliğime. Bu sorunun cevabını ODTÜ muvazzaf hocaları çok iyi biliyor. Bu onlara zaten yeter de artar bile… Bakalım temmuzda kesilen ağaçlarınızın yerine, göstermelikten sadece şirinlik olsun diye fidan diktirecek kaç Ankaralı ve kaç ODTÜ’lüyü yanınızda bulacaksınız?

BU ARADA AUAP 2038… ŞAH MAT VE PİŞTİ

Bu arada AUAP 2038 şah mat pişti. Evet nihayet beklediğimiz çalışmayı birkaç gün önce yapmışlar! Ankara Kentinin Genel Yapısı Ansiklopedisi. Öncelikle bu çalışmanın her Ankaralının, özellikle temel eğitim dönemimde çocukları olan ailelerin başucu kitabı olacağını düşünüyorum. Herkesin kütüphanesinde bulundurması gereken bir kitap. İçinde “yok” yok. Hatta bazı bilgiler var ki sanki “yok”tan “var” edilmiş. Temel eğitim öğrencilerinin başucu kitabı. Kitabı incelediğimizde bazı eksikler de yok değil. Örneğin Ankara’nın Türkiye içindeki yerini belirtir bir şema ve haritaya rastlayamadım. Yöresel yemekler, fıkra, deyişler ve folklor gibi konular ve özellikle Ankara keçisi ve kedisi ile ilgili bilgiler eksik olmasına rağmen, kapsamlı bir çalışma yapılmış. Çalışmanın özellikle AUAP 2038 planına dönük olarak da kullanılacağı bilgi notu da var. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Fıtratı, “Ulaşımsız Plan-Plansız ulaşım” olan çalışma; umarım şehircilik pratiğimizdeki önemli bir boşluğu doldurur.”