Kültür ve Turizm Bakanlığından Şok Karar

Kültür ve Turizm Bakanlığından Şok Karar

TİYATROLARA ÖDENEK KESİNTİSİ KARARININ SEBEBİ GEZİ Mİ?

Banu ŞEN



Kültür ve Turizm Bakanlığı, özel tiyatrolara devlet desteğinde bu yıl, 15 tiyatronun ödeneğini kesti.

Kamuoyu ve sanat çevrelerinde “Gezi’ye destek verenlere ceza” olarak değerlendirilen ödeneklerin kesilmesi, tiyatro ve sanat çevrelerinde de tartışmalara neden oldu. Başvuruların, Bakanlık Müsteşarı Özgür Özaslan'ın başkanlığında, Müsteşar Yardımcısı Kemal Fahir Genç, Güzel Sanatlar Genel Müdür Vekili Dr. Murat Salim Tokaç, Devlet Tiyatroları Genel Müdür Vekili Mustafa Kurt, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dramatik Yazarlık-Dramaturji Anasanat Dalı Başkanı Prof. Dr. Semih Çelenk, oyun yazarları Refik Erduran ve Turgay Nar'dan oluşan Değerlendirme Komisyonu tarafından incelendiği ifade edilirken komisyonun tiyatrocu üyelerine de “Neden istifa etmediler”, “Kararın arkasındalar mı”, “Niye şerh koymadılar” gibi eleştiriler yöneltildi. Komisyon üyelerinden Prof. Dr. Semih Çelenk; kararın oy çokluğuyla alındığını, bu yüzden muhalefet şerhi konulamadığını, kendisinin karşı oy kullandığını, kurul bir gün toplandığı için istifa etmelerinin de mümkün olmadığını 7 maddelik kamuoyu açıklamasıyla duyurdu.

“Prof. Çelenk, açıklamasında komisyonun yapısını ve eleştirilerin bakanlığa yöneltilmesi gerektiğini ilk maddede şöyle açıkladı; “ Özel Tiyatrolara Yardım Değerlendirme Komisyonu ilgili yönetmeliğin 8/1b maddesinde belirtildiği üzere, 4'ü bakanlık bürokratlarından (Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı, Güzel Sanatlar Genel Müdürü ve Devlet Tiyatroları Genel Müdürü) ve 3'ü de tiyatro camiasından olmak üzere 7 kişiden oluşur. Komisyon, aritmetik yapısından da anlaşılacağı üzere, bir siyasi icra ve sorumluluk makamı olarak bakanlığın istediğini yapabilmesine imkan verecek biçimde oluşturulmuştur. Komisyon'un tiyatrocu üyelerinin özel bir yaptırım güçleri ya da sorulara "muhatap" olacak ayrı bir tüzel kişilikleri bulunmamaktadır. Dolayısıyla değerlendirme sonuçları hakkında sorulacak soruların muhatabı, başvurunun yapıldığı yerdir."

Çelenk, karşı oy kullandığını ise 3 ve 4’üncü maddelerde şu cümlelerle aktardı;

“Bu yıl yapılan değerlendirmeler sırasında, adları basında ve kamuoyunda da paylaşılan ve birçoğumuzun oyunlarıyla büyüdüğü, anıtsal tiyatroların da içinde olduğu kimi topluluklar, farklı gerekçelere dayanılarak verilen olumsuz oylarla bu yardımdan yararlandırılmamışlardır. Komisyonun resmi/memur üyelerince açıkça belirtilmese de benim dolaylı bir cezalandırma olarak gördüğüm/hissettiğim ve ölçütlerinin de nesnel olmadığına inandığım bu ‘yararlandırmama’ya karşı olduğumu ilgili komisyonun toplantısı sırasında, hem sözlü olarak ayrıntılı bir biçimde hem de kullandığım karşı oyla ortaya koydum. Bakanlığın bürokratları aracılığıyla gösterdiği bu yaklaşımın, her ne kadar açıkça belirtilmese ve her ne kadar yönetmelikte yer alan ölçütlerle gerekçelendirilse de, kamuoyunda bıraktığı izlenim; ‘Gezi direnişi’ne fikren ve cismen katılan toplulukların bir kısmının dolaylı olarak cezalandırıldığı yönündedir. Oysa bilinmelidir ki ‘itiraz’ her yurttaş için anayasal bir hak, sanatçı için ise zorunluluktur. Kaldı ki, tiyatro sanatı tarih boyunca toplumsal olaylarla hep iç içe olmuştur. Bundan dolayı ‘Gezi’nin tiyatro sahnesinde ve tiyatronun ‘Gezi’ sahnesinde olması eşyanın tabiatı icabıdır. “