Cihaner; AKP’nin ele geçiremediğine saldırdığının kanıtıdır'

Cihaner; AKP’nin ele geçiremediğine saldırdığının kanıtıdır'

İstanbul Barosu’na yönelik saldırıları değerlendiren Cihaner, bu saldırıların aslında savunma hakkının gaspı anlamına geldiğini ve AKP iktidarının ele geçiremediği her şeye saldırdığının en önemli kanıtı olduğunu dile getirdi.

İstanbul Barosu’na yönelik saldırıları değerlendiren Cihaner, bu saldırıların aslında savunma hakkının gaspı anlamına geldiğini ve AKP iktidarının ele geçiremediği her şeye saldırdığının en önemli kanıtı olduğunu dile getirdi.
 

CHP Denizli Milletvekili ve soL Gazetesi yazarı İlhan Cihaner İstanbul Barosu’na yönelik saldırılar üzerine yaptığı konuşmada, "İstanbul Barosu dünyanın en çok üyeye sahip olan barolarından biridir ve bu kadar çok üyenin seçimiyle gelen bir yönetimi pasifize etmeye çalışmak AKP'nin ele geçiremediği her şeye saldırdığının bir göstergesidir" dedi.
 

Bugün Yön Radyo’da yayınlanan Yönde Gündem programında Murat Taylan’ın konuğu olan Cihaner, “İstanbul Baro Yönetimi düştü, Baro Yönetimi yok hükmünde” iddialarının gerçeği yansıtmadığını, büyük bir aldatmaca olduğunu dile getirdi.
 

“Baro yönetiminin düştü iddiası ne siyaseten ne hukuki olarak doğru”
Akit Gazetesi’nin “Baro Yönetimi Yok Hükmünde” başlıklı haberinin gerçeği yansıtmadığını ifade eden Cihaner, haberde Avukatlık Kanunu’nun 90. maddesinin çarpıtıldığını vurguladı. Söz konusu haberlerin ne siyaseten ne etik ne de hukuki olarak doğru olmadığını belirten Cihaner, bu saldırıların kabul edilemez olduğunu belirtti.
 

Baro Yönetiminin düşmesinin söz konusu olmadığını kaydeden Cihaner, Avukatlık Kanunu’nun 90. maddesi kapsamında bir değerlendirme yapılsa dahi baro yönetimin düşmesinin söz konusu olmadığı, ancak öyle bir dava olması halinde yönetim kurulu üyelerinin toplantılara katılamamaları anlamına geldiğini belirtti.
 

Olayın o kadar basit olmadığını, temelinde siyasi boyutu olduğuna dikkat çeken Cihaner, "İstanbul Barosu dünyanın en çok üyeye sahip olan barolarından biridir ve ezici bir çoğunluğun seçimiyle gelen bir yönetimi pasifize etmeye çalışmak AKP'nin ele geçiremediği her şeye saldırdığının bir göstergesidir" şeklinde konuştu.
 

Avukatlık Kanunu’nun 90. Maddesi çarpıtılıyor
İstanbul Barosu’nda yaşanan bu olayın aslında siyaset etiğinin geldiği son nokta olduğunu ifade eden Cihaner, Avukatlık Kanunu’nun 90. maddesine göre avukatlığa engel bir suçtan dolayı bir son soruşturma açılmışsa Baro Yönetimi’nin 92.madde gereği toplantılara katılamayacağını ve yerinin yedek üyeler ile doldurulacağını öngördüğünü belirtti. Oysa burada bir son soruşturma kararı olmadığının altını çizen Cihaner, son soruşturma kararının iddianameden çok farklı olduğunu dile getirdi.
 

İddianameyi bir savcı açmasına karşın son soruşturma kararının ise Ağır Ceza Mahkemesi tarafından heyet halinde verildiğinin altını çizen Cihaner, dolayısıyla bu madde kapsamında değerlendirilecek hukuki bir durum olmadığını ifade etti.
 

Bu saldırı aslında savunma hakkının gaspıdır
Olayın bir diğer boyutunun savunma hakkının gasp edildiği balyoz davasında Baro Yönetiminin kanundan doğan haklarına dayanarak verdiği tepki olduğunu belirten Cihaner, kendisinin de o gün orada olduğunu, mahkemenin söz konusu tepkiyi o gün olağan karşılamasına rağmen daha sonra ne hikmetse adil yargılamayı etkilemekten suç duyurusunda bulunduğunu kaydetti.
 

Cihaner, bu olaydan bir süre sonra adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsün cezasının azaltılması nedeniyle bu defa savcılığın hiç alakası olmayan bir biçimde yargı görevini yapanları etkilemeye teşebbüsten dava açtığına dikkat çekti.
 

Söz konusu bu gelişmelerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Cihaner, bunun aslında savunmaya yönelik bir saldırı ve İstanbul Barosu’nun yönetimini ele geçirmek için yapılmış bir kurgu olduğunun açıkça ifade edilebileceğini belirtti.
 

(soL- Haber Merkezi)