Yüzbinlerce Yörük Antalya’da buluşuyor!

Yüzbinlerce Yörük Antalya’da buluşuyor!

“Açılım dayatmasıyla Türkiye Züğürt Ağa durumuna düşürüldü, buna izin vermeyeceğiz…”

Yüzbinlerce Yörük Antalya’da buluşuyor!

“Açılım dayatmasıyla Türkiye Züğürt Ağa durumuna düşürüldü, buna izin vermeyeceğiz…”

Yusuf Yavuz

Antalya Yörükler Derneği’nce bu yıl 20. düzenlenecek olan Yörük Türkmen Şöleni, 5 Mayıs Pazar günü Düzlerçamı mevkiinde gerçekleştirilecek. Gazeteci yazar Banu Avar, Kıraç, Tuğba Ger gibi sanatçıların katılacağı şölende, konferanslar, konserler, halk oyunu gösterileri  ve çeşitli sergiler düzenlenecek. Türkiye’nin bir çok bölgesinden gelen Yörük ve Türkmen derneklerinin başkanlarının yanısıra siyasilerin de katılımı beklenen şölende, Türkiye’nin bütünlüğüne vurgu yapan bir manifesto yayınlanması bekleniyor.

DÜZLERÇAMI’NDA YÖRÜK OBASI KURULACAK
Türkiye’nin en kapsamlı Yörük buluşması olarak anılan Antalya Yörük Türkmen Şöleni’nde etkinlikler için Düzlerçamı mevkiinde dev bir sanat obası kurulacak. Ressam İlknur Bakış ve Nuray Mayda’nın eserlerinin sergileneceği alanda ayrıca gazeteci-yazar Banu Avar’ın imza günü düzenlenecek. Kıraç ve Tuğba Ger gibi sanatçıların yanısıra Musa Taş, Sevilay Gök, Mustafa Aksoy ve Avşarlar Grubu’nun konserler vereceği şölende çeşitli illerden gelen halk oyunu grupları da gösteri yapacak.

ŞAİR VE YAZARLAR YÖRÜKLER’İ ANLATACAK
Şölende ayrıca Mustafa Ali Kasap'ın "Zeybek Kadınlar" isimli resim sergisi de 3 Mayıs tarihinde Terra City Alışveriş Merkezi’nde izleyiciyle buluşurken, Antalya Yörük Kültür Merkezi'nde yazarlar Osman Şahin, Zeki Oğuz, Buket Şahin ve Çınar Arıkan ile Şairler Muhammet Güzel ve Abdullah Ayata'nın imza günleri düzenlenecek.

‘SÜREÇ, DEVLETİN VE CUMHURİYETİN ATEŞLE İMTİHANI’
Geçtiğimiz yıl 100 binin üzerinde kişinin katıldığı belirtilen Antalya Yörük Türkmen Şöleni’ne bu yıl yaklaşık 250 bin kişinin katılması beklenirken, şölende Türkiye’nin içinden geçtiği sürece ilişkin kaygı ve endişelerin dile getirildiği bir manifesto yayınlanacağı öğrenildi. Bu konudaki sorularımızı yanıtlayan Antalya Yörükler Derneği’nin bir yöneticisi, buluşmanın önemine işaret ederek, “Türkiye yoğun bir süreçten geçiyor.  ‘Açılım’ ve ‘süreç’ gibi tanımlarla pazarlanan ve emperyalist dayatmaların sonucu ortada olan  bu dönem, hem devlet hem de cumhuriyetin ateşle imtihanı anlamına geliyor. Akil İnsanlar Heyetiyle 70 milyon insanı ikna etmeye çalışmaktansa dağdaki bin 500 ikna etmek daha kolay değil miydi? Evet, cumhuriyetin bir çok eksikleri var. Asker geçmişte çok hata yaptı. Diyarbakır’da solculara, Mamak’ta ülkücülere uygulanan şiddeti unutmadı halk. Benim de bıyıklarım yolundu o günlerde. Ancak bugün gelinen noktada doğru bir temel üzerinde buluşamazsak, devlete de millete de elveda demek durumunda kalacağız” diye konuştu.

‘ÜLKE ZÜĞÜRT AĞA’NIN DURUMUNA DÜŞÜRÜLDÜ’
Milli devletin yıkılma tehdidi altındayken bu devleti oluşturan asli unsurlarının önemli unsurlarından biri olan Yörükler’in harekete geçmesi gerektiğine işaret eden dernek yöneticisi, “devleti yönetenlere hep birlikte ‘hop kardeşim, bir dakika sen ne yapıyorsun?’ demek zorundayız. Çünkü ülke Züğürt Ağa filmindeki ağanın durumuna düşmüş durumda. Kilerden isteyen istediğini götürüyor. Biz buna razı değiliz. Demokratik yollardan elimizden geleni yapacağız. Türkiye’de yaşanan bu çözülme sürecine refleks göstereceğiz, bölünmeye izin vermeyeceğiz. Bu konuda hiç bir etnisite ve inanç ayrımı göstermeksizin bütünlükten yana tarihsel bir duruş göstereceğiz. Bu bizim görevimiz. Bu ülkede ayırt etmeksizin Kürt kökenli yurttaşlarımız kadar Yörükler’in de sorunları var. İşsizlik, yoksulluk, eğitimsizlik ve antidemokratik uygulamalar bizim de sorunumuz. Evet, biz de acilen demokrasi istiyoruz. Biz de acilen insan hakları istiyoruz. Sadece kendimiz için değil, Alevi’si, Sünni’si, Kürt’ü için de istiyoruz” ifadelerini kullandı.  

‘BU COĞRAFYANIN DEĞERLERİ PEŞKEŞ ÇEKİLEMEZ!’
Şölende kamuoyuna açıklanacak olan manifestoda tüm ülkede yaşam alanlarını tehdit eden doğa yıkımına da yer verileceğine işaret eden dernek yöneticisi, “bu coğrafyanın sularının, ormanlarının; doğal zenginliklerinin peşkeş çekilmesine, 2B konusunda yaşanan haksızlıklara karşı da söyleyecek sözümüz olacak. Bu coğrafyanın değerleri üzerinde yaşayan insanlara aittir, peşkeş çekilemez” diye konuştu.