TGB Silivri'ye El Attı

TGB Silivri'ye El Attı

TGB Genel Başkanı İlker Yücel, tüm yurttaşları 13 Aralık'ta Silivri'de olmaya çağırdı

Türkiye Gençlik Birliği, bugün gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla 13 Aralık'ta Silivri'de olacağını ilan etti. Ergenekon mahkemesi, yıllar süren yargılamalar ve iftira boyutuna varan iddiaların dillendirilmesinden sonra savunmaya söz hakkı vermeyip, sanıkların delilleri değerlendirilmeden esas hakkında mütalaa verilmesini istemişti. Delillerin üzerinden atlanarak karar verilmek isteniyor diyen TGB Genel Başkanı İlker Yücel, tüm yurttaşları 13 Aralık'ta Silivri'de olmaya çağırdı. İşte TGB'nin basın açıklamasının tamamı:

Ergenekon davası Cumhuriyetin yıkılmasını dayatıyor
"Ergenekon davasında sona yaklaşılıyor. Bilinçli bir şekilde karar verilmesi için yapılması gereken yasal prosedürün delillerin ele alınması gibi, bilerek atlanıldığını anlıyoruz. Ve 13 Aralık'ta mütalaanın verileceğini kamuoyundan öğrenmiş bulunuyoruz. Ergenekon davası gizli tanıklara, sahte delillere dayanmaktadır. Ergenekon, Balyoz, Kafes vb. davalar birbirleriyle birleştirildi. Hepsinin birbirine bağlandığı bir sahte belge, sonradan imal edilmiş CD ortaya çıktı. Bu delillerin değerlendirilmesini mahkeme ve savcılık heyeti istemiyor. Delillerin üzerinden atlanarak mahkumiyet kararı verilmek isteniyor. Ergenekon davası, Türkiye Cumhuriyetinin en önemli davasıdır. Türkiye Cumhuriyetinin yıkılarak, dağıtılması dayatılıyor. Ergenekon davası , bağımsız Türkiye yerine ABD emperyalizmine bağımlı bir cemaat diktatörlüğünün kurulmasını sağlıyor. Ergenekon davası, aydınlanma değerleri yerine, "hayattaki en hakiki mürşit ilimdir" ilkesi yerine gericiliğin kurumsallaşması davasıdır. Ergenekon davası Türk Silahlı Kuvvetlerinin tasfiye planı, Türkiye'nin bölünmesi, adım adım federasyona götürülerek bölünme projesi ve Kürdümüzü Barzani'ye teslim etme operasyonudur. Ergenekon operasyonu Kürdüyle Türküyle, Türkiye Cumhuriyetini kuran büyük milletimizi parçalama davasıdır. Ergenekon davası, Mehmetçiğin kanını satma davasıdır. Ergenekon davasında tutuklanan askerlerimiz, Mehmetçiğin kanını satmayan askerlerimizdir. Ergenekon davası bu anlamda, Suriye'ye savaş açma davasıdır. Ergenekon davası, Türkiye'yi NATO'nun çiftliği haline getirme davasıdır. Bu davada verilecek olan mahkumiyet kararları, Türkiye'nin bir emperyalizme bağlı ortaçağ kurumlarının hakim olduğu sömürge devleti haline getirir. Ergenekon davası, gençliği geleceksizleştirme davasıdır. Ergenekon davasında tutuklananlar bizim aklımızdır, beynimizdir. Şu anda Silivri duvarları arasında tutulan vatanseverler bizim aklımızdır, vicdanımızdır, mücadele azmimizdir, kararlılığımızdır.

Yaşasın Silivri direnişi, yaşasın vatan
Ergenekon davasında tutuklananlar bizim irademizdir. Bizim irademizi tutuklamaya çalışıyorlar. Biz onları hapisten çıkardık. 19 Mayıs'ta İstiklal caddesinde onlarda bizimle beraberdi. Vatan düşmanları onları hapse atarak kitle hareketini engelleyebileceklerini sanıyorlar. Tam tersine halkımız vatanına sahip çıkmak için ayağa kalktı. 16 Eylül'de Hatay'daydılar. 29 Ekim'de polisin dağıtma girişimlerine karşı bizimle beraber barikatları aştılar. 10 Kasım'da bizimle beraber ıslandılar sağanak yağış altında. Onların o küçücük hücrede yalnızlığı bizimde yalnızlığımız. O yüzden onları yalnız bırakmamak bizim vicdan borcumuzdur. 13 Aralık'ta onların bizim üzerimizde olan haklarına teşekkür edeceğiz. 13 Aralık'ta hem onlara teşekkür edeceğiz hem de bir kez daha Silivri'de yatanlara moral vermiş olacağız. Onların mahkumiyeti AKP'nin iktidarı kadardır. 13 Ekim'de yalnızlaştırmaya çalıştıkları vatanseverleri bu milletten koparamadıklarını bir kez daha ilan etmiş olacağız. Önümüzdeki dönem Türkiye'yi Silivri'dekilerle birlikte inşa edeceğiz.
Yaşasın Silivri direnişi, yaşasın vatan için mücadele. 13 Aralık'ta Silivri deyiz."