TARABYA TAPELERİNDE YANDAŞ SAVCI REZALETİ

TARABYA TAPELERİNDE YANDAŞ SAVCI REZALETİ

Yolsuzluk operasyonu rant belgelerinden "Tarabya Tapeleri" çıktı.

Büyük yolsuzluk soruşturması kapsamında, Tarabya sırtlarındaki muhteşem arazi için planlanmış olan 1 milyar dolarlık rantta gözler önüne çıktı. Olay, hükümetin yargıya müdahale edip görevden aldırdığı savcıların yerine getirttiği savcının ileri sürdüğü “somut kanıt yok” tezini de çürütmüş oldu. Böylece o savcıların büyük yolsuzlukları kapatmaya çalıştığı doğrulandı.

17 Aralık Büyük Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonunun ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hakkında fezleke hazırlayarak Adalet Bakanlığı’na gönderdiği eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar dosyasından “Tarabya tapeleri” çıktı. İstanbul Tarabya’da 21.5 milyon TL’ye İller Bankası’nın satın aldığı “birinci derece sit alanı olan 20 dönümlük koruluk arazinin imara açılabilmesi için üçüncü dereceye nasıl çevrildiği” yasal dinleme kayıtlarına takıldı.

17 Aralık soruşturmasının TOKİ ayağında yer alan Tarabya’daki koruluk alanla ilgili yasal dinleme kayıtları, üst düzey bürokratların “nasıl bir çalışma yürüttüğünü” de ortaya koydu. Kayıtlarda, “Bakmışlar ağaçlık var çok zorlanırız bu kararda”, “3’te karar kılmışlar 1’de imiş şu anda”, “İti öldürüyorlar bize sürüt diyorlar, ne yapalım”, “Sit’ten kaldırmak risk görüyorsun o ağaçları”, “Eskiye dönük diyor bir rapor getirseler diyor, bunu nasıl yapacağız”, “Raporu tamamlattık, bir yılı tamamladı” ifadeleri dinlemeye takılıyor.

Tarabya’daki koruluk araziyi birinci derece doğal sit alanından üçüncü dereceye düşüren raporun 1 yılda hazırlanması gerekirken 43 günde hazırlandığı; raporu hazırlayan heyetin ise 17 Aralık’ta adı kamuoyunun gündeminden hiç düşmeyen Urla villalarını 1. derece sit alanı olmaktan çıkaran üç kişilik bilirkişi heyeti olduğu daha önce ortaya çıkmıştı.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yüzgeç fezlekede “Tarabya’daki alanla ilgili raporun gerçeğe aykırı olduğu” tespitini yaptı. 17 Aralık’ın TOKİ ayağını verdiği takipsizlik kararıyla kapatan Cumhuriyet Savcısı Ekrem Aydıner ise kararında “Eleştirilecek yanları var ancak delil yok” dedi. Oysa söz konusu üç kişilik bilirkişinin verdiği ortaya çıkan verdiği rapor ve ses kayıtlarında geçen konuşmalar, Aydıner'i yalanlıyor. Böylece Aydıner’in soruşturma yapmadığı, tam tersine soruşturmayı kapatmak üzere görevlendirildiği doğrulanmış oldu.

“BAKMIŞLAR AĞAÇLIK VAR ÇOK ZORLANIRIZ KARARDA”

Cumhuriyet’ten Aykut Küçükkaya’nın haberine göre; 17 Aralık yolsuzluk dosyasının TOKİ ayağına giren ve Meclis’e gönderilen yasal dinleme kayıtlarında üst düzey bürokratların görüşmeleri özetle şöyle:

Tarih: 7 Haziran 2013. Saat 21.45

Mehmet Erdal (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda Bakanlık Müşaviri ve İstanbul 2 Nol’u Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Başkanı): Şey için aradım, bu İller Bankası’nın şeyi vardı ya Sarıyer’de. Ergül Çınar (Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı): Onu bu haftanın gündemine yazdık bendeki taslak … var. Raporunu şey yapacaklar işte yetiştirecekler başkanım.

M.E.: Ön değerlendirmesi nasıl?

E.Ç.: Ekip şey diyor, neydi çıkmasın diyorlar, sit kararı iptal edilmesin çıkmasın diyorlar.

M.E.: O önemli ya onu söylesene bana ya. Ahmet Bey’le görüştün mü onu?

E.Ç.: Görüştük orda şey demişler, zaten yukardan hani üç yaparsak, üç yaparız demişler. Şimdi işin hızlı olması için normalde ilk başlarda şey diyorlarmış, tamamen çıksın sonradan bakmışlar ağaçlık falan var, çok zorlanırız bu kararda. Yani 3’te karar kılmışlar 1’de imiş şu anda. 3’e düşürülmesi için işte Ahmet Bey’e o şekilde söylenmiş yukardan.

M.E.: Kime Ahmet Emil’e mi?

E.Ç.: Evet Ahmet Emil’e. Yukarıdan bakanlıktan söylemişler.

M.E.: Bizim Ahmet Ayyıldız bir şey demiş mi hiç?

E.Ç.: Bakanlıktan söylemişler. Ahmet Emil’e bakanlıktan söylemişler ve konuşulmuş şeyle, il müdürüyle konuşmuş. Ahmet Emil demiş, müdürüm demiş hani çıkartılması isteniyor bunun ama bu demiş çok zorlar demiş bizi oldukça, böyle yeşil örtünün olduğu tamamen ağacın olduğu büyükçe bir alan demiş, sıkıntıya sokar demiş, bizi sonra görüşülmüş o zaman demişler, 3 yapalım hani 1’den 3 olsun. Hızlı olması için, başkanım hızlı olması için tamamen çıkması gerekiyor ya. Hani bir yıl süre beklenmeden.

“İTİ ÖLDÜRÜP BİZE SÜRÜT DİYORLAR”

Ahmet Ayyıldız (İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürü): Hani bi sit’ten çıkaralım denmişti de bi yer vardı İller Bankası’nın. He şimdi onunla ilgili karar arkadaşlar burda şey yaptı rapor etti tabii kurula da girdi, onlar da ekolojik temelli bilimsel araştırma raporu deniliyor biliyorsun. Sizin Ankara’da böyle bir rapora gerek yok gibi bir şeyiniz oluyor mu ki. Osman İyimaya (Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görevlisi):

Yok öyle bir şeyimiz olmaz da ön değerlendirme komisyonunun. Raporu önemli tabii orda ön değerlendirme.

A.A.: Ön değerlendirme komisyonu bak sana vereyim Ahmet Emil burda komisyon başkanı… (Telefonu Emil’e veriyor)

Ahmet Emil (İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı): Biz şöyle bir şey yapmıştık, dedik ki … Büyükşehirden gelen bizim  üyelerimiz falan da var en sonunda ya sit derecesinin değiştirilebilmesi için şöyle bir karar aldık, dedik ki yani raporu şöyle tutmuştuk işte söz konusu yerde esas itibarıyla sit derecesinin devamı esas olmakla birlikte burdaki yapılaşma haklarının başka bir yerde kullanılması için parselin sürdürülebilir alana çevrilmesi komisyonumuzca uygun görülmüştür diye…

Ya biz sit’ten çıkarılması demediğimiz için 3. derece eski 3’e düşürün dedik onlar da ekolojik temelli bilimsel araştırma raporu istiyorlar olay o. Orasının zaten çıkartması mümkün değil, sırf bir koru alanı orası. Bakan Bey’e biz zaten söylediğimizde sit’ten çıkartmayıp eski 3’e alın dedi.

(Telefonu tekrar Ayyıldız’a veriyor)
O.İ.: Sen o kararı onaylamadan önce büyüğümüze bir sor şey yap.

A.A.: Onayladık da yani onaylamayalım ya da ne diyorsunuz yani ne yapalım. Doğal sit’ten çıkart diyorsun o zaman…

O.İ.: Evet evet…

A.A.: Yani bize iti öldürüyorlar şey yapın diyorlar sürüt diyorlar, yani nasıl iş de ben de anlamıyorum yani bu işleri ya.

O.İ.: Hep beraber ortak bir karar oluşturacağız inşallah Ahmet Abi.

A.A.: Ortak değil. Ya bizim kucağımızda bu yani. Osman Abi yani keşke ortakta birisi  el atsa iyi yani bir yerine….Bakan bey hemen onlan
 değiştirsin yani herhalde yönetmelik değişecek bir şey olacak.

O.İ.: Hayır yönetmelik yetmiyor ki Ahmet Abi yasadan geliyor yani yasayı yazarken …. toplanma şeyleri var ya …

A.A.: He oradan mı geliyor?  O zaman çıkamayacaksınız o işin içinden, ne olacak!

O.İ.: Yani bir araya gelip bir bakacağız başka yapacağız, bir bakacağız yani.

A.A.: Şimdi adam da orda hopluyor hı…

O.İ.: Biraz tut da tut da bi konuşalım … oldu mu abi.

A.A.: Tamam biraz daha çare arayalım…

TARABYA RAPORU GERÇEĞE AYKIRI

17 Aralık’ın Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında düzenlediği fezlekeyi Adalet Bakanlığı’na gönderen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yüzgeç’in Tarabya tespiti şöyle:

“Birinci Dereceden Doğal Sit Alanı Olan İller Bankası Sarıyer Arazisinin Gerçeğe Aykırı Raporla İmara Açılması: İlimiz Sarıyer ilçesi Tarabya Mahallesi’nde İller Bankası mülkiyetindeki 1. dereceden doğal sit alanı olan 1108 ada 10 parselin sit alanından çıkartılarak imara açılması için suç örgütünün faaliyet yürüttüğü tespit edilmiştir. 1. dereceden doğal sit alanı olan İller Bankası’na ait taşınmazın, hızlı bir şekilde imara açılabilmesi için doğal sit alanından çıkarılması gerektiği, ancak alanın tamamen koruluk olması nedeniyle Tabiat Varlıkları Koruma Kurul üyelerinin ikna edilememesi üzerine kurul üyelerine arsanın sit derecesinin düşürülmesini kabul ettirdikleri görülmüştür. Bunun üzerine 3 Numaralı Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’ndan, korunan alanın mevcut durumunun belirlenmesi için 4 mevsimi kapsayan, ekolojik temeli bilimsel araştırma raporu beklenilmesi kararı çıkmıştır. Bunun üzerine suç örgütü geçmişe dönük 1 yıllık gerçekdışı bir rapor hazırlayarak arsanın sit derecesini düşürerek koruluk alanı imara açtıkları anlaşılmıştır. Şüpheliler yapmış oldukları görüşmelerde söz konusu koruluk alanın imara açılmasını Erdoğan Bayraktar’ın bilgisi doğrultusunda yaptıklarını söylemişlerdir.”

“BAKAN BEY’E ANLATTIM”

Tarih: 27 Ağustos 2013. Saat 09.42

Ahmet Ayyıldız: Talat Bey bugün bir İller Bankası’nın şeyi var, konusu var.

Talat Canbolat: Evet evet, o bizim daha önce gündemimize gelmişti. İçinde bizim bu yönetmeliğin istediği rapor
 yokta.

A.A.: İşte raporu tamamlattık.Bir yılı tamamladı.

T.C.: Hiç problemimiz yok abi, daha önce çünkü çok büyük sıkıntı olurdu ve şey olurdu nedir o … ederdi.

A.A.: Evet biliyorum biliyorum, hatta biz şeyden kaldırılmasına da karşı çıktık. Ben Bakan Bey’e de onu anlattım. Dedim; bunun tamamen kaldırılması uygun değil dedim, sürdürülebilir. Şeye getirelim dedim yani. Sürdürülebilir, onu da ben bakan Bey’i ikna ettim yani İller Bankası yokta çok bastıyordu.

T.C.: İsabet olmuş abi şimdi şu ortamda, şu ortamda evet…

DOSYAYI KAPATAN SAVCI: DELİL YOK

17 Aralık’ın TOKİ ayağıyla ilgili soruşturmada aralarında Erdoğan Bayraktar’ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar’ın da bulunduğu 60 şüpheli hakkında takipsizlik kararı vererek “kovuşturmaya gerek olmadığına” hükmeden Cumhuriyet Savcısı Ekrem Aydıner’in Tarabya kararını dayandırdığı iddialar ise şöyle:

“Bir alanın sit derece değişikliğinin yapılmasının, o alanın mutlak surette imara açılacağı anlamına gelmediği, arazi kullanımı ve yapılaşmada öncelikle üst ölçekli planlar (mekânsal strateji planları, çevre düzeni planları) ile bu planlar doğrultusunda hazırlanan nazım ve uygulama imar planlarının belirleyici olduğu, sit sınırlarının planlarda faydalanılan verilerden sadece bir tanesini oluşturduğu, bu durumda gerçeğe aykırı rapora dayanılarak 1. derece doğal sit alanının 3. dereceye alındığının iddia edilmesinin mümkün olmadığı, yapılan iş ve işlemlerde imar ve şehircilik açısından eleştirilebilecek yanlar bulunsa bile suç teşkil edecek herhangi bir eylemin bulunmadığı, iletişimin denetlenmesi sırasında kayıt edilen konuşmalardan ve fiziki takip yoluyla elde edilen delillerden şüphelilerin açıklanan iş ve işlemlerin yapılması sırasında menfaat temin ettiklerine, rüşvet anlaşması yaptıklarına, rüşvet aldıklarına, verdiklerine dair hiçbir delil elde edilemediği…”

“SİT’TEN KALDIRMAK RİSK, GÖRÜYORSUN O AĞAÇLARI”

Mehmet Erdal: Ahmet Emil’le beraber bi şeye gidelim de sen berabermişsin galiba işin yok değil mi senin onunla.

Ahmet Ayyıldız: Tamam.

M.E.: Çıktı mı Ahmet.

A.A.: Yok burda.

M.E.: İller Bankası’nın şeyi de burada avukatı. Biz 3’e alalım dedik bakan beye de söyledik. Tamam sürdürülebilir sit’ten kaldıramazsın sıkıntı… Osman’ı aradım. Osman İyimaya o da eskiye dönük diyor bir rapor getirseler diyor… Bunu nasıl yapacağız sen daha iyi bilirsin değil mi, şimdi
 ben geri aldık yazılan geri aldık ama şimdi sit’ten kaldırmak bir risk yani orda görüyorsun o ağaçları şeyleri falan filan. Hasibe’lere söylemen lazım artık Hasibe’yi sana bırakırım. Ya abi toplantıdan evvel ben bunların hepsiyle teker teker konuştum, Hasibe’yle Talat’la bak bu İller Bankası.

A.A.: Ama nerdeyse reddediyorlarmış Ahmet girip ne kadar ısrar ederek şey etmiş
biliyor musun, reddediyorlardı.

M.E.: Hasibe karıştırıyormuş orayı.

A.A.: Ama bu işe bir çare bulmak lazım. Bu kararı geçersiz sayıp tamam mı, yani bu kararı işleme koymayıp tamam şimdi geri aldım bütün evrakları da ne yaparız, 19 Temmuz’u geçen daha ileri bir tarihe mi yapalım, nasıl olsun? Ne yaparız 19 Temmuz bugün ya hani nedir ramazandan sonraki bir tarihe de toplantı ayarlanır ona göre ayarlanır bir şey yapılır. Bir de raporda demişler ki burayı sit’ten kaldırın demişler adamlar, adamların gözleri kara onu diyeceğine sürdürülebilir şuna alınması diye yani sürdürülebilir olması 1 yıllık incelememizde bu durumda diye, sürdürülebilir olması gerekir diye böyle bir kanaat vererek vermesi lazım biliyor musun hani. Onu da ayarlamak lazım. Yani oradaki adamları da öyle ona göre organize edelim.

Kaynak:Haber Kaynağı