Rus Gazetesinden şok iddia! Erdoğan'ın günleri sayılı

Rus Gazetesinden şok iddia! Erdoğan'ın günleri sayılı

Rus gazetesi Komsomolskaya Pravda'da yer alan bir köşe yazısında Başbakan Tayyip Erdoğan'ın dış politikada kendini zor bir duruma soktuğu belirtilerek "Birçok Batılı analizciye göre, artık Erdoğan’ın günleri sayılı" denildi.

Komsomolskaya Pravda köşe yazarı İsrael Şamir’e göre, şimdi Yakın Doğu’da Rus diplomasisi için çok kritik anlar başlıyor.
 
Yazıda şöyle deniyor:
 
“Mısır’da karışıklıklar devam ediyor, ordunun Müslüman Kardeşler’in direnişinden geriye kalanlara sert baskısı sürüyor. Ancak Kahire katliamının asıl kurbanı, Mısır halkı dışında Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan oldu. Üstelik bu tecrübeli siyasetçi ilk kez, kendi kendini soktuğu, neredeyse içinden çıkılmaz, zor bir durumda.
 
Erdoğan, Rusya’nın sıkı dostuydu. Avrasya’nın büyük devletleri arasındaki ticari ilişkileri ve siyasi işbirliğini başarılı bir şekilde geliştirdiler. Fakat Arap Baharı patlak verdi ve Devlet Başkanı Beşşar Esad'a karşı bir isyan olarak Suriye’ye kadar ulaştı. Beşşar ve Erdoğan iyi geçiniyordu, birlikte tatil yapıyorlar, birlikte fotoğraf çektiriyorlardı; fakat isyanın çıkmasının ardından Erdoğan, haber ajanslarının Beşşar Esad’ın devrilmesinin kaçınılmaz olduğu yönündeki haberlerine inandı. Muhaliflerin her şeye rağmen galip geleceklerini düşünerek onları destekledi.
 
Gazino’da kumar misali… Kaybedersen, rövanşı alma umuduyla devam edersin; kazanırsan, oynamaya tekrar devam edersin, bir kart daha döner. Erdoğan da bu şekilde kendini Suriye bataklığına sapladı. Ilımlı İslam partisi AKP’nin lideri Erdoğan, Suriye’de zaferden sonra Türkiye’dekine benzer bir rejimin ortaya çıkacağını umuyordu. Mısır’daki seçimlerde İslamcıların zaferi de Erdoğan için iyi bir işaretti. Ilımlı İslam koalisyonu kurma umudu ortaya çıkmıştı.
 
Fakat sonra her şey altüst oldu. Rusya ile arası bozuldu, yığınla harcamalar yapıldı, Suriyeli mülteciler yağmalamalar yaptı, halkın huzuru kaçtı. Mısır Devlet Başkanı Mursi görevden alındı ve tutuklandı. Mısır’daki Suudi İslamcılar, Katarlı Müslüman Kardeşler’i sırtından vurarak Mursi’ye karşı çıktı ve askeri darbeyi destekledi. Suudi yanlısı İslamcılar Suriye isyanında önemli rol oynuyor.
 
Erdoğan, İsrail’in Mısır’daki askeri darbeyi desteklediğini ve Türkiye’deki ajanlarını kendisine karşı harekete geçirdiğini fark etti. Zaten bunu fark etmemek de zordu. Önemli bir İsrail gazetesi olan Jeruselam Post, Erdoğan’ı Hitler’le ve Ahmedinejad’la karşılaştırmıştı. Ve Mısır’da yönetime el koyan General Sisi’yi halkın kurtarıcısıymış gibi yere göğe sığdıramamıştı. Erdoğan, İsrail-Amerika-Suudi Arabistan ekseninin hem kendisini hem de partisini yıkmak ve Türkiye iktidarlığını NATO askerlerine devretmesini istediğini anladı. Erdoğan’ın birçok generali tutuklatabilmesi ve ömür boyu hapis cezasına çarptırabilmesi kendisi için iyi oldu, yoksa şimdiye onu çoktan devirmişlerdi. ABD ve Suudi Arabistan’la yaptığı işbirliği ve Suriye isyanına verdiği destek Erdoğan’a çok pahalıya patladı. Birçok Batılı analizciye göre, artık Erdoğan’ın günleri sayılı.
 
Yakın Doğu’da Rus diplomasisi için kritik anlar başlıyor. Rusya, Erdoğan’a dostluk eli uzatabilir ve onu kurtarabilir. Ama Suriye konusundaki tutumunu değiştirmesi gerekiyor. Zaten Mısır’daki karışıklıktan sonra, bu durum yine kaçınılmaz oldu. Erdoğan Suriye oyununu kaybetti; ama bu dünyanın sonu değil. Rusya’yla dost olarak kurtulabilir. Erdoğan ağır hasta. Yerine kimin geleceği sorusu da tartışmaya değer. Maalesef, Türkiye’nin laik çevreleri, ya Batı yanlısı ve Rusya’ya ihtiyaç duymuyor, ya da eskimiş Kemalist ideolojiyle beyinleri yıkanmış durumda ve iktidarı kazanma şansları yok.
 
Rusya, Erdoğan’ın ekibi ile, Türk, dindar, milliyetçi kesimler ile, Erbakan’ın devamcıları olan Milli Görüş hareketi kökenli insanlarla dost olabilir.
 
Önümüzdeki haftalar ve aylar, Türkiye’nin ve  Rus-Türk ilişkilerinin kaderini belirleyecek. Şu anda yanlış yapmamak, Erdoğan’a durumu kurtarma, Suriye politikasında u dönüşü yapma ve görevi yakın arkadaşlarına teslim etme şansı vermek önemlidir. Rusya açısından ise Türkiye ile dostluk, hem Şam’ın hem de Kiev’in anahtarı olacaktır.”