REZA ZARRAB 4 BAKANIN CARİ AÇIĞINI KAPATTI

REZA ZARRAB 4 BAKANIN CARİ AÇIĞINI KAPATTI

Son balkon konuşmasından bütün üçkağıtçılar vardı orda... Devleti soyanlar vardı orda... Aile de vardı orada. Reza Zarrab eksikti.

“NEYİN YALAN, GERÇEK OLDUĞU ÇIKACAK”

17 Aralık’ta bir olay oldu. 17 aralık 2013’te bir hükümetin bir devleti nasıl soyduğuna tanık olduk. Bir tarihe bakın bir şimdiye bakın. Her kuruşun hesabını halkına veren bir yönetime bakın… Her kuruşu nasıl hortumlarız diyen bir yönetime bakın. Bakın o dönemde de yolsuzluklar olmuştur ama asla affedilmemiştir. Ne Mustafa kemal Atatürk ne de İsmet İnönü. Yolsuzluk yapanları hemen Yüce Divan’a göndermişlerdir. Onlar bu ülkenin her kuruş hesabını verdi. Onlar dünyalık yapalım diye mücadele etmediler. Onların mirası üzerine kurulup devleti soyanlar şimdi karşımızda. 17 Aralık’tan sonra soyulan Türkiye gerçeğini gördük. Bir yabancının dört bakanı nasıl satın aldığını gördük.

BUNLAR DUYULURSA HÜKÜMET ZOR DURUMDA KALIR

17 Aralık’ta darbe yapıldı diyor. Ne darbesi kardeşim. Hangi darbe. 17 Aralık’ta eğer oğluna telefon edip paraları sıfırla diyorsa bu ülkedeki herkesin düşünmesi lazım. Şunu kimse söylemesin: Efendim Erdoğan’ın bundan haberi yoktu. Bunu diyenin önüne 3 sayfalık 18 nisan 2013 tarihli MİT raporunu koyarız. MİT, Başbakan’ı uyarıyor orada. Umreye gidiş var orada... Paraların nasıl dağıtıldığı var orada... Başbakan’ı uyarıyor: Bunlar duyulursa hükümet zor durumda kalır diye... Ama hiçbir şey olmuyor. Bütün yurttaşlarıma sesleniyorum. Önce bunu vicdanlarımızda sorgulayacağız. Çünkü bu hafta soruşturmayla ilgili görüşmeler başlayacak. Şimdi soruşturma komisyonları kurulacak; neyin yalan neyin gerçek olduğu biraz daha net, belgelerle ortaya çıkacak.

“ZARRAB'IN HEYKELİNİ DİKMEK LAZIM”

Biliyorsunuz bir havuz medyası var. Havuz medyasının temel özelliği koşulsuz iktidar yandaşlığı yapmaktır... Ne derse koşulsuz ona destek vermektir... Bu yolsuzlukların üstünü kapatmaktır... Şimdi bu medya Reza Zarrab’ı kendi Televizyonları ve kendi gazetelerine çıkarmaya başladı. Neymiş Zarrab çok hayırsever bir işadamıymış. Neymiş Reza Zarrab Türkiye’nin cari açığının yüzde 15’ini tek başına kapatan biriymiş. Samimi söylüyorum: Reza Zarrab’ın heykelini dikmek lazım.

“BAŞBAKANLIĞIN ÖNÜNE ÇİKOLATA KUTULU”

Zafer Çağlayan anıtı var biliyorsunuz Meclis kavşağında. 700 milyarlık kol saatini alan Zafer Çağlayan... Oraya kol saati anıtı dikildi. Gören zaten oran “Zafer Çağlayan anıtı” diyordu. Onun yanına bir de mutlaka Reza Zarrab’ın heykelinin olması lazım. Ama bir heykel yetmez. İkinci heykelin İçişleri Bakanlığı'nın önünde olması lazım. Rıza Zarrab burada olacak önünde yatan bir İçişleri bakanı... Diyordu ya Reza Zarrab’a “Sana birşey olmaz; gerekirse ben önüne yatarım.” Öyle güzel bir heykel olabilir İçişleri Bakanlığı’nın önüne. 

Bir tane de Maliye Bakanlığı’nın önüne dikmemiz lazım. Madem ki; cari açığın yüzde 15’ini tek başına kapatıyor, Maliye Bakanlığı’nın önüne heykelini dikeceksiniz. Ama birilerinin cebine para sıkıştırırken olacak. 

Üçüncü yeri Başbakanlığın önüne dikeceksiniz. Hiç tartışmasız “hayırsever” işadamı olacak. Zarrab’ın elinde bir çikolata kutusu, başbakana giderken, “Bana yeni bakanları verebilir misiniz” diye... Dolayısıyla Başbakanlığın önünde de böyle bir heykel olacak.  

“BALKONDA RIZA ZARRAB EKSİKTİ, ONU DA ALSINLAR”

Rıza Zarrab’ın aile fotoğrafında da yeri var. Son balkon konuşmasından bütün üçkağıtçılar vardı orda... Devleti soyanlar vardı orda... Aile de vardı orada. Reza Zarrab eksikti. Onu da oraya alsınlar, heykelin arkasına o fotoğrafı iliştirsinler... Neyin ne olduğunu bu millet unutmasın diye... 

Şimdi “Cari açığı kapattı” diyor. Bence bakanların cari açığını kapatmıştır. Rüşvetin yeni adı cari açığı kapatma. Bir bakan telefon açacak “Cari açığımı kapatır mısın” diye, o da diyecek: “Çikolata kutusu içinde 5 yüz 5 yüz gönderiyorum. Cari açığını kapatacağım.” Geldiğimiz tablo budur. Olayı bu noktaya çekmek istiyorlar: Hayırsever işadamı!... Büyük ihracat yapmış!... Efendim cari açığı kapatmış!... Ben merak ediyorum bu adam sanayiciydi de haberimiz mi yoktu. İhracat yapıyordu da haberimiz mi olmadı? 700 milyar liralık kol saat armağan etti, onun vergisini mi ödedi acaba? Rüşvetin adı cari açık oldu şimdi.

HAVUZ MEDYASINA: “CARİ AÇIĞINIZI KAPATTIRMAYACAĞIZ”

Bu tabloda benim üzüldüğüm birşey var: Çıkarıyorsunuz Reza Zarrab’ı arkasında fon olarak Türk Bayrağı kullanılıyor. En ağırıma giden budur. Bir sahtekarın arkasına Türk bayrağı koyularak onu meşru gösterme asla mümkün olmamalıdır. Bunu hesabını havuz medyasından soracağız. Diyordu ya! “Süleyman 2 milyon gönder personelin maaşlarını ödeyeceğim...” O da büyük bir olasılıkla Zarrab’a telefon açmıştır, “Seni televizyona çıkaracağım... İki milyon gönder... Cari açığı kapatalım” diye... Senin cari açığını kapattırmayacağız. Bunun havuz medyasına hesabını mutlaka soracağız.

Kaynak:Haber Kaynağı