Palalı Saldırının Mağduru Yaşadıklarını Anlattı

Palalı Saldırının Mağduru Yaşadıklarını Anlattı

BAŞBAKAN'IN SATIRLI KAHRAMANINDAN KADINLARA TEKME
 
“Küfür edip saldırıyorlardı”
Saat 19.30 sularında Gezi Parkı önünde duran insanlara doğru bir TOMA’nın hızla yaklaştığını gördüğünü söyleyen genç kadın, TOMA’nın su sıkmaya başlaması ve gaz bombası atılmasıyla Talimhane tarafındaki oteller sokağına doğru girdiğini aktardı. Polisin peşlerinden gelmesi ve yoğun gaz nedeniyle sığınacak bir yer arayan genç kadın, sokağın diğer tarafında elinde sopa ve palalar olan birkaç kişi gördüğünü söyledi. Saldırganların “defolun gidin buradan” dediklerini ve ağır küfürler savurduklarını duyduğunu söyleyen mağdur, bundan sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:
 
“Biber gazı çok yoğunlaşmıştı ve açık alanda sıkışmıştık. Tam olarak hatırlamıyorum, söyleyen kişiyi göremedim ama ‘kafeye girmeyin, buraya sığınmayın’ diye bir adam bağırdı. Yanımda maske ve baret gibi korunabileceğim şeyler yoktu. Sol taraf tamamen biber gazı doluydu. Ben de nefessiz kalınca kararsız kalarak, hatta mecburen ağzımı kapatıp Talimhane tarafına doğru ilerledim.”
 
“Dumandan ve gözüm yandığı için çok fazla önümü göremiyordum. Biraz koşunca bana yaklaşan bir grup gördüm. Küfür edip saldırıyorlardı. Önce biraz tedirgin oldum. Hemen sağa dönüp sığınabilecek yer bulmaya çalışacaktım. Köşeye yaklaştığımda bana doğru gelip gelmediğini anlamaya çalıştım ve şaşkınlıkla duraksadım. Tam o sırada palayla sırtıma vurdu. Acıdan nefesim kesildi ama korkmadım 'ne yapıyorsun' dedim. Üzerime yürüyüp, küfür etmeye devam ederek sırtıma tekme attı.”
 
Saldırganın elinden kurtulmayı başaran genç kadın, bir apartmanın önünde biriken insanların kendisine yardımcı olduğunu belirterek, “Apartmanda birçok kişi vardı. Bel boşluğumda meydana gelen morluğu ve göçüğü hemen görüntülediler” dedi.
 
Ailesi canlı yayında izledi
Saldırıya uğrayan genç kadın ailesinin o görüntüleri Halk TV’de canlı yayında izlediğini de sözlerine ekledi. Genç kadın ailesinin yaşadıklarını şöyle aktardı:
 
“Annemler o sırada ablamlarla birlikte Halk TV izliyorlarmış. Taksim’de olduğumu bildiklerinden beni ve olayları merak ediyorlardı. Annem benim görüntülerimi izlemiş ama benim olduğumu fark edememiş. ‘Bu çocuklara yazık’ diye üzülürken ablam görüntüdeki kişinin ben olduğumu fark etmiş. Annem epey paniklemiş, korkmuş ve bana ulaşamayınca sinir krizi geçirmiş.”
 
“Acıyı hissetmiyorum”
soL’un olay yaşandıktan birkaç saat sonra ulaştığı genç kadın, aldığı darbelerden canının yandığını ancak uğradığı hakaretlerin kendisini daha fazla üzdüğünü ve öfkelendirdiğini belirtti. Genç kadın, “Şu anda canım çok acısını hissetmiyorum, ama o sözleri ve alenen göz göre göre yapılan bu davranışın yaşanmasını hazmedemiyorum. Ülkemiz adaletine şaşkınlıkla bakıyor ve bu olayların bu şekilde devam edeceğinden tedirgin oluyorum” dedi.
 
Palalı, sopalı saldırganları polisin tutuklamamasına da tepki gösteren genç kadın, haklı taleplerini savunan insanlar yaka paça gözaltına alınırken palalarla insanlara saldıranlara dokunulmaması karşısında hala şaşkınlık içinde olduğunu söyledi. Genç kadın sözlerini şöyle tamamladı:
 
“Yaşadıklarımla, gördüklerimle zaten bildiğim şeyleri, ülkemizdeki nefret suçlarının ne boyutta olduğunu daha yakından gördüm. Türkiye’nin adaletine güvenmek istiyorum ama halen Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert’in katilleri serbest. Ayrıca direnişte birçok kişi yaralandı ve bunları yapanlar bulunmadı. Bu adaletsizlik beni daha da yaralıyor. Ailem de bu kişilerin gerekli cezayı almasını istiyor. Az önce eniştemle görüştüm. Eniştem beyin cerrahı. Bugün Taksim de olaylarda başına kapsül geldiği için ağır yaralanan 13 yaşındaki Berkin Elvan’ı eniştem ameliyat etmiş. Malesef çocuğun beyin ölümü gerçekleşmiş. Bunların hesabı sorulmalı. Artık herkes için adalet istiyoruz.”