Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi, üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ı hunharca katleden Suphi Altındöken, Necmettin Altındöken ve Fatih Gökçe hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme bu cezaların yanı sıra, cinsel saldırı suçundan Suphi Altındöken’e 36 yıl, Fatih Gökçe’ye 24 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme 3 sanık hakkında da indirime gitmedi. Mahkemenin kararını duruşma salonundaki avukatlar alkışlarla karşılarken adliye önünde bekleyen kadınlar, kararı duyunca ‘Kazanacağız, kadın cinayetlerini durduracağız’ şeklinde slogan attı.

Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın Tarsus’ta kaçırılması, alıkonulması, cinsel saldırıya uğraması ve hunharca katledilmesi olayının failleri 3 sanık, Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi’de görülen davanın üçüncü duruşmasında, en üst sınırdan ceza aldı.

Sanıklar Suphi Altındöken, Necmettin Altındöken ve Fatih Gökçe duruşma için sabah 05.00 sularında yoğun güvenlik önlemleri altında Tarsus Adliyesi’ne getirildi. Duruşma nedeniyle Tarsus adliyesindeki diğer mahkemelerde duruşma yapılmadı. Tarsus ve Adana’dan kadın örgütleri Tarsus Adliyesi bahçesinde toplanarak kararı bekledi.

Duruşmaya Özgecan Aslan’ın ailesi adına amcası Yaşasın Aslan yer alırken başta Mersin, İstanbul, Ankara ve Adana olmak üzere yurdun dört bir yanından gelen avukatlar Aslan ailesi adına davaya müdahil oldu.

Duruşma öncesinde, sanıklardan Suphi Altındöken’in eşi Neslihan Altındöken’in avukatı Ebru Çatıkkaş’ın davaya müdafii olarak katılma talebi tartışmaya neden oldu. Ailenin avukatlarından Sevim Küçük, cinayet soruşturmasında adı geçen Neslihan Altundöken’in avukatı olması nedeniyle Çatıkkaş’ın davaya müdahil olamayacağını belirtirken Çatıkkaş, Neslihan Altındöken’den sadece boşanma davası için vekalet verdiğini söyledi. Ancak mahkeme heyeti Çatışkaş’ın müdafilik talebini kabul etmedi.

Duruşma savcı Mehmet Dilan’ın mütalaasını sunmasıyla başladı. Savcı Dilan, geçtiğimiz duruşmada verdiği mütalaayı aynen sunduklarını söyledi.

Bunun üzerine söz alan Avukat Sevim Küçük, sanıkların cinayeti müştereken işlediği yönündeki savcılık görüşüne katıldıklarını, ancak sanıklardan Suphi Altındöken’in nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs suçlamasından yargılanmasına itiraz ettiklerini, Fatih Gökçe gibi Suphi Altındöken’in de nitelikli cinsel saldırıdan yargılanması gerektiğini söyledi.

‘Özgecan’ın anne-babasının evlilik yıldönümü’

Diğer müdafi avukatlarının da söz almasının ardından mahkeme başkanı Ercan Kumhak, Özgecan Aslan’ın amcası Yaşasın Aslan’a söz verdi. Yaşasın Aslan, “11 Şubat 2015 Özgecan’ın ebediyete uğurlandığı gün, 14 Şubat gerçek sevgiliye kavuştuğu gün. 295 gün geçmiş. Bugün 3 Aralık. Özgecan’ın anne ve babasının evlilik yıldönümüdür. Bugün Özgecan’ın huzur bulacağı gündür. Yüce Türk milleti adına karar veren bu mahkeme ile dalga geçen bu soğukkanlı caniler için cezalardan da öte bir ceza istiyorum. Bu dava sadece bizim değil Türkiye’nin davası. Hatta ve hatta dünyanın davası. Tarihe geçecek bir karar vermenizi, tarihe not düşmeniz dileğiyle” ifadelerini kullandı.

Sanıklardan ‘pişmanlık’ gösterisi

Mahkeme başka daha sonra sanıklara son savunmaları olup olmadığını sordu. Sanıklardan Fatih Gökçe, “Ben sapık değilim. Kadın düşmanı da değilim, benim de kızım var, ablam var. Ben Suphi’yi gördüğümde eli yüzü kan içindeydi. Kaçmak istedim. Bana Özgecan’ın öldüğünü söyledi. Ses duymadım. Eğer duysaydım Özgecan bugün burada olurdu” dedi.

Sanıklardan Necmettin Altındöken de, Özgecan Aslan’ın öldürüldüğü dolmuş evinin önüne geldiğinde, araçta birinin olduğunu görmediğini iddia ederek, “Ben hiç ses duymadım. Duysam ne yapar eder engel olurdum. Ses duymadım, maktulü görmedim. Görseydim öleceğimi bilsem engel olurdum” diye konuştu.

Suphi Altındöken de, cinayetin ardından kendisine yönelik taraflı haberler çıktığını ileri sürdü. Vukat Sevim Küçük’ün ‘Suphi de tecavüz etti’ iddiasını ispatlamasını isteyen Altındöken, “Pişmanlığımı anlatsam da kimse inanmaz. Benim yaşadığım pişmanlığı bir ben bilirim, bir Allah bilir” ifadelerini kullandı.

Sanık avukatları, diğer sanıkları suçladı

Mahkeme daha sonra sanıkların avukatlarına söz verdi. Fatih Gökçe’nin avukatı Nazmi Karataylı, Suphi Altındöken’in cinsel saldırı ve cinayeti en başından tek başına planladığını, cinayeti işledikten sonra Fatih Gökçe’yi arayarak tehdit ettiğini, Gökçe’nin can korkusu nedeniyle cesedin gömülmesi işinde kılavuzluk yaptığını ileri sürdü ve cinsel saldırı iddiasına ilişkin somut delil olmadığını savundu. Karataylı, Suphi Altındöken’in soruşturmanın başından beri çelişkili ifadeler verdiğini, savcılığın ise iddianame ve mütalaasını Altındöken’in ifadelerine göre hazırladığını savundu. Karataylı, Fatih Gökçe’nin değil, Suphi Altındöken’in nitelikli cinsel saldırıdan cezalandırılması gerektiğini söyledi.

Suphi Altındöken’in avukatı, cinayetin irade birliği ile işlendiği yönündeki savcılık görüşüne katıldığını belirtirken Necmettin Altındöken’in avukatı, sanığın cinayetin tasarlanması ve işlenmesine katılmadığını ileri sürdü.

Suphi’ye müebbet ve 36 yıl, Fatih’e müebbet ve 24 yıl

Avukat ve sanıkların konuşmalarının ardından oturuma 10 dakika ara veren Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi, ikinci oturumda kararını açıkladı.

Mahkeme, Özgecan Aslan’ı kaçıran, alıkoyan, cinsel saldırıda bulunan ve öldüren Suphi Altındöken’e eziyet çektirerek insan öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme ayrıca, Suphi Altındöken’i hürriyeti engellemekten 6 yıl, bunun cinsel menfaat amaçlı yapılması nedeniyle ikide bir oranında artırılarak 9 yıl hapis, nitelikli cinsel saldırı suçundan 18 yıl, suçun işleniş yeri ve biçimi nedeniyle ikide bir artırarak 27 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

Mahkeme, Fatih Gökçe hakkında, eziyet çektirerek insan öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme ayrıca Fatih Gökçe’nin, nitelikli cinsel saldırı suçundan 16 yıl, bu cezanın ikide bir artırılarak 24 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

Mahkeme, Necmettin Altındöken hakkında da, eziyet çektirerek insan öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Mahkeme, 3 sanığın da cinayeti soğukkanlılıkla işlediğini, mahkeme sürecinde pişmanlık göstermediklerini dikkate alarak herhangi bir ceza indiriminde bulunmadığını da ilan etti.

Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda kararın açıklanmasının ardından alkış sesleri yükseldi.  Adliye önünde bekleyen kadınlar da, kararı alkışlar ve zılgıtlarla karşıladı,  ‘Kazanacağız, kadın cinayetlerini durduracağız’ şeklinde slogan attı.