NİHAT DOĞAN'IN KİTABI ÇIKTI! MEMLEKETİMİN KOYUNLARI

NİHAT DOĞAN'IN KİTABI ÇIKTI! MEMLEKETİMİN KOYUNLARI

Bir süredir ortalarda görünmeyen şarkıcı Nihat Doğan, "Memleketimin Koyunları" kitabıyla geri döndü.

Bir süredir ortalarda görünmeyen şarkıcı Nihat Doğan, "Memleketimin Koyunları" kitabıyla geri döndü.

Twitter'da gündeme ilişkin çıkışlarıyla tanınan ünlü türkücü, kitabında Türkiye gündeminin ana maddelerini irdeledi. Osmanlı'dan barış sürecine, Gezi'den yeni anayasa tartışmalarına kadar birçok konuya kitabında cevap aradı. İlk kitabını deneme türünde yazan yazan Nihat Doğan'ın "Memleketimin Koyunları", 384 sayfadan oluşuyor.

-Memleketimizin koyunları nasıl farklı bakıyor?

-Cumhuriyet elitistleri neden din düşmanlığı yapıyor?

-Osmanlı'nın mirasını nasıl reddettik?

-Barış süreci neden istenmiyor?

-Türk - Kürt kardeşliği neden kurulamıyor?

-1071 Türk ve Kürt halkları için neden önemli?

-Gezi olaylarının büyük resminde neler var?

-Sosyalizm ilkelerini ülkeye uygulayan sağ iktidarın sırrı ne?

-Deniz Gezmiş’in davasını nasıl devam ettiriyor?

-Yeni Türkiye'nin nasıl olması lazım?

-Sivil anayasa nasıl oluşturulmalı?

-Kardeşlik Destanı, Barış Destanı yazmak için ne yapmalıyız?

-Gerçek dostlar kimlerdir, nasıl anlaşılır?

"Memleketimin Koyunları" ile ilk kitabını çıkaran Nihat Doğan, kitabına ilişkin yaptığı açıklamasında sık sık Türkiye'yi nasıl sevdiğini sık sık vurguladı. Kitabı neden yazdığını anlattı.

“Benim ülkemin koyunları, bir mesajdır. Biz burada kendi ecdadımıza, kendi milletimize olan sevginin çıtasını yükselttik aslında bu mesaj ile… Biz bu ülkeye aşığız; doğusuna da, batısına da, kuzeyine de, güneyine de…

Hatta ve hatta, bizim aşkımız öylesine büyüktür ki, bırakın insanını; havasına da aşığız, toprağına da aşığız, suyuna da aşığız, çiçeğine de, böceğine de aşığız.. Hatta bırakın, havasını, suyunu, gülünü, dikenini; biz bu ülkenin kedisine de aşığız, köpeğine de aşığız! Hatta ve hatta, biz bu ülkeye, bu ülkenin evlatlarına, ecdadımıza, toprağına, kedisine, köpeğine aşık olduğumuz kadar, vallahi de billahi de bu ülkenin koyunlarına bile aşığız!”

“Elli sene sonra, yüz sene sonra insanlar beni çok daha iyi anlayacaklar. Artık düşünür mü derler, felsefeci mi derler, deli mi derler, veli mi derler bilemem... Ama bu toprakların bir insanı olarak haykırışlarımın açılımındaki sırrı keşfedecekler insanlar. Diyecekler ki: ‘Yıllar önce Nihat Doğan diye biri varmış ve gerçekleri olduğu gibi haykırmış, doğruları söylemiş! Bize demokrasiyi, özgürlüğü anlatmış, vesayete karşı çıkmış, halktan yana olmuş, ezilenlerin yanında olmuş, Türk’ü Kürt’ü kardeş yapmak için uğraşmış, şarkılar yapmış ve zulme dur demiş. Fildişi kulelerinde oturup halka zulmedenlere, zalimliklerine ‘Yeter!’ demiş. İşte böyle bir Nihat Doğan kompozisyonu çizmek adına bu kitabı yazdık.”