Ekonomi nereye ve neden ?

17 Aralık yolsuzluk ve Rüşvet operasyonu darbesi ardından meydana gelen gelişmeler ekonomiyi olumsuz yönde etkilemiş piyasalrda sert dalgalanmalar  yaşanmıştı. Türk ekonomisinde bu sürece bağlı olarak gelişmeler olumsuz yönde seyrederken bir darbe de, ünlü kredi derecelendirme kuruluşu Moody's tarafından kredi görüntüsünü aşağı çekmesi ile geldi. Ulusal medya haberlerinde bu yönde hiç bir haberin olmaması dikkat çekerken, yabancı basın Türkiye'nin ekonomik durumu hakkında cesaretli analizler yayınlıyor. Ünlü Amerikan Gazetesi Wall Street Journal, 17 Aralık sürecinin Türk Ekonomisinine etkilerini yakın plana alan bir makale yayınladı. Gazeteye göre Türk Ekonomisinde meydana gelen sarsıntının daha ciddi boyutlara ulaşacağı tahminleri yapılıyor. Gerekçe ise 17 Aralık soruşturmaları ardından hükümetin ekonomi bürokrasi üzerinde tasarruf ettiği "görevden alma" operasyonları gösteriliyor.

EKONOMİYE PARELEL AVI DARBESİ

Gazetenin Kerim Kırkaya imzasıyla verdiği habere göre; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nda (BDDK) son aylarda yaşananlar, ekonomi bürokrasisindeki endişelerin kaynağını oluşturuyor. Yılbaşından bu yana BDDK'da 5 yetkili görevden alınırken, bir yetkili istifa etti. Bunlar arasında üç başkan yardımcısı vardı. Başkan Yardımcısı Ozan Cangürel, Murat Türker görevden alınırken bir diğer Başkan Yardımcısı Nuri Bodur, kişisel tercihlerini gerekçe göstererek istifa etti. 

The Wall Street Journal Türkiye'ye konuşan ve görevden alınanlar arasında yer alan bir yetkili, kararın haksız olduğunu ve kendilerini zor duruma düşürdüğünü belirterek, "Tam olarak ne olduğu belli olmayan paralel bir yapının üyesi olmakla suçlanıyoruz. Google'da ismimizi yazınca artık sadece parelel örgüt üyesi olduğumuz haberleri çıkıyor" diye konuştu.

BDDK SORULARI YANITSIZ BIRAKTI

Twitter'daki çeşitli hesaplarda ve hükümete yakın medya organlarında BDDK'da yaşananlara benzer gelişmelerin diğer ekonomi kurumlarına yansıyacağı iddia ediliyor.

Sermaye Piyasası Kurumu (SPK) ve Borsa İstanbul bu kurumlar arasında gösteriliyor. SPK'da başkan yardımcılarının da olduğu üst düzey isimlerin görevden alınabileceği kaydediliyor. Bir SPK yetkilisi çıkan söylentiler ve gelişmeler üzerine, "Kurum kilitlenmiş durumda. Karar alınamıyor. Çalışanlar arasında ciddi rahatsızlık var" dedi. 

Bir diğer üst düzey SPK yetkili ise uzun yıllardır bürokrat olduğunu ve hiç bu kadar sıkıntılı bir dönem yaşamadığını belirterek şöyle konuştu: 

"Mevzuatın değil, talimatların uygulandığı bir dönemdeyiz. Talimatlara karşı çıkan herkes 'paralelci' diye yaftalanıyor."

Yetkililer, şirket denetleme ve gözetleme gibi SPK'nın en temel görevlerini yerine getirmesinde bile kimi zaman sıkıntılar yaşandığını ifade ederek, "Bu şirket Cemaat'e mi yakındır yoksa hükümete mi yakındır diye dikkat etmek gerekiyor. Bu da kimi zaman karar sürecini kilitliyor" değerlendirmesinde bulunurken, SPK ise konuya ilişkin soruları yanıtlamadı.

BORSA ÜST YÖNETİMİNDE BÜYÜK RAHATSIZLIK

Borsa İstanbul konu hakkındaki soruları yanıtlamazken, mevcut ve eski bürokratlar, hükümet ile Gülen Hareketi arasında artan gerilim ve kamu kurumlarında yaşanacağı iddia edilen görevden almaların ekonomi bürokrasisinde karar alma mekanizmasını olumsuz etkileyeceğini düşünüyor. 

SPK eski Başkanı Doğan Cansızlar, ekonomi bürokrasisindeki yaşananlar konusunda kendisinin de duyumları olduğunu, söylentilerin arttığını kaydederek, "Elbette bunlar bürokrasinin iş yapma şevkini kırar. Olan da budur" dedi. 

Cansızlar, önce 17 Aralık operasyonu ardından gelen seçim süreçleri nedeniyle bürokratların bekleyip görmeyi tercih edeceklerini sözlerine ekledi.

Yine eski SPK başkanlarından Vedat Akgiray, tedirgin olan bir bürokratın karar almada zorlanacağını söylerek şöyle konuştu: 

"Eğer böyle bir tedirginlik varsa bir önce giderilmesi gerekir. Her insan gibi bürokrat da görevden alınacağı endişesi yaşadığı bir yerde önemli kararlara imza atmaz."

BAŞBAKANLIK İDDİALARA YANIT VERMİYOR

Merkez Bankası yönetimindeki söylentiler ise ulusal basına yansıdı. Hürriyet Gazetesi'nde bugün Erdal Sağlam'ın köşe yazısında Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın görevinden istifa edebileceğine yönelik söylentilere yer verildi.

The Wall Street Journal Türkiye, konuya yakın kaynaklardan istifa söylentilerini doğrulatamazken, Merkez Bankası konuya ilişkin bir yorum yapmaktan kaçındı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın basın danışmanı Halit Ertuğrul, konuya ilişkin yorum yapamayacağını söyledi.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 7 Nisan'da Kayseri'de yaptığı bir konuşmada, düşük faiz baskısının 1994 krizine neden olduğunu söylemiş, bu söylemi hükümetten gelen faiz indirme baskısına cevap olarak yorumlanmıştı. 

Piyasalarda çıkan söylentilerin yaratabileceği gelişmeler tartışılıyor. HSBC Yatırım Yatırım Stratejisti Fatih Keresteci, Merkez Bankası hakkında çıkan söylentilerin rahatsızlık yaratabileceğini belirtti ve ekledi: 

"Çıkan haberler mali piyasaları rahatsız edecek cinsten. Dedikodular yalanlanmaz ise piyasalarda satış baskısına neden olabilir."

Türk Lirası, bugün diğer gelişmekte olan ülke para birimlerindeki satışlara paralel olarak dolar karşısında değer yitirdi. Dolar kuru, gün içinde 2.13 seviyesini aştı.