İşte İmralı'da konuşulanlar

İşte İmralı'da konuşulanlar

Ahmet Türk, İmralı'da Abdullah Öcalan ile görüşmesini CNN Türk'te Ahmet Hakan'a anlattı.

Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, CNN Türk'te yayınlanan Tarafsız Bölge programına konuk olarak Gazeteci Ahmet Hakan'ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. İmralı'da Abdullah Öcalan ile görüşmesini anlatan Türk, "Sayın Öcalan da benim söylediklerimi dile getiriyor. Benim için önemli olan 'demokratik ünitede buluşmaktır' diyor. Yani demokrasi içerisinde sorunu çözmek diyor" şeklinde konuştu. 

CNN Türk'te katıldığı Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan'ın sorularına yanıtlayan Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk CNN Türk İmralı'da Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeyi anlattı. İmralı'daki görüşmenin nasıl gerçekleştiğine ilişkin bir soruya Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, Abdullah Öcalan ile görüşme taleplerinin olduğunu Adalet Bakanlığı'nın izni doğrultusunda ziyaretin gerçekleştiğini söyledi. Türk ayrıca, Ayla Akat Ata ve kendisinin Abdullah Öcalan ile 2 saatten fazla bir süre baş başa bir görüşmelerinin olduğunu dile getirdi. 

"FİDAN GÖRÜŞMEDE YOKTU"

İmralı görüşmesinde MİT müsteşarı Hakan Fidan'ın olup olmadığının sorulması üzerine, "Biz gittiğimizde adada yoktu kendisi" dedi. 

"GÖRÜŞMELERİN GİZLİ KALMASI YÖNÜNDE BİR TALEP OLMADI"

Görüşmenin devlet yetkilileri tarafından gizli kalmasına ilişkin bir talep olmadığını belirten Ahmet Türk, "Halktan, toplumdan saklanarak yapılan işlerden sonuç alınamayacağı inancındayım. Toplum nelerin yapıldığı konusunda bilgi sahibi olursa, işin yürütülmesi daha kolaylaşır. Ama bu her şeyi toplum önünde tartışalım anlamına gelmemeli. Bence buradaki çalışma ile, bir yerde toplumun da bu çalışmanın farkında olması haberdar olması istendi. Daha biz adadayken baktık manşetler tartışmalar ortaya çıktı. Bu yapılması gereken, doğru olandı" diye konuştu. 

"SORUN ÇÖZÜLMELİ DEMOKRASİ İÇERİSİNDE ÇÖZÜLMELİ"

Gelinen noktada süreci değerlendiren Bağımsız Milletvekili Türk, "Sayın Öcalan da benim söylediklerimi dile getiriyor. Benim için önemli olan 'demokratik ünitede buluşmaktır' diyor. Yani demokrasi içerisinde sorunu çözmek diyor." 

SİLAHLI MÜCADELEYE İMRALI BAKIŞI

'Abdullah Öcalan silahlı mücadelenin miadını doldurduğunu söylüyor mu?' şeklindeki soruyu Türk şöyle yanıtladı:

"Tabiki bizim konumuz silahlı mücadele değil. Bunun kararını verecek tek biz değiliz. Tabiki Öcalan'ın kendisidir. Silahlı mücadeleye nasıl bakıyorsunuz? Diye bir sorumuz olmadı. Bu konuda bizim söylediğimiz; demokratik zeminde biz nasıl kolaylaştırıcı bir rol oynayabiliriz. Mesela son 3 yıl, kaybedilen 3 yıldır diyor. Bunu dile getiriyor. Bu kadar asker, polis, gencimiz gitti. Yani bunu çok açık bir şekilde dile getiriyor. Halkların kardeşliğine zarar vermemek için meseleyi titizlikle ele almamız gerekir diyor. Bu çalışmalar sonuç alınacak bir noktaya getirilmezse, inanın ki artık hiç kimse artık barış kelimesini dile getirmez. Artık umutlar tükenir." 

"ÇÖZÜM KONUSUNDA ÖCALAN ÇOK AÇIK" 

Çözüm sürecine ilişkin Abdullah Öcalan'ın düşüncelerinin sorulmasına Türk, şöyle konuştu: 

"Çözüm konusunda Sayın Öcalan çok açık. Gerçekten, Türkiye halkının da özgürleşmesini esas alan bir bakışa inanca sahip. Ama tasfiye mantığı gündeme geldiği zaman, sadece çözüm değil, tasfiye üzerine bir siyaset yürütülürse, o zaman da gerçekten vahim sonuçlarla karşılaşılır. Yani Kürt meselesini çözmekten ziyade, Kürt mücadelesine tasfiyeye yönelik sadece, hak, hukuk... Kürtlerin var olma hakkı, hukuku tamamen gözden uzaklaştırılıp veya göz önüne getirilmeden, yapılacak bir tartışma, gerçekten bizi çok zorlayacaktır" 

"ÇÖZÜMÜ GERÇEKLEŞTİREBİLECEK İMRALI'NIN TAVRIDIR, KARARIDIR, DURUŞUDUR"

'Abdullah Öcalan'ın iradesi sorunu çözmeye yeter mi?' şeklindeki bir soruya, Türk, "Başından beri biz hep bunu söyledik. Anahtar İmralı'dadır. Çözümü gerçekleştirebilecek İmralı'nın tavrıdır, kararıdır, duruşudur. Bunu hep dile getirdik. Bunu dile getirirken bunlar işte siyaseten kendilerini hiçleştiriyor gibi bir tepkiyle de karşı karşıyaydık. Karar verici noktada değiliz. Karar verici noktada olan Öcalan'ın kendisidir. Öcalan, halk tarafından lider olarak kabul gören, ve kolay kolay da kendisin boşa çıkaracak bir yaklaşımın da olmayacağını da düşünerek de bunu söylüyorum ki, Sayın Öcalan'ın ortaya koyacağı irade, tüm Kürt halkı tarafından kabul görecektir. Hiç bir lider de kendi başına karar vermez mutlaka arkadaşlarıyla paylaşır. 'Arkadaşları derken Kandil'i mi kastediyorsunuz?' Elbette ki Kandil'deki. Orada bir yoldaşlık hukuku var. Öcalan bir partinin başkanıdır aynı zamanda" diye yanıt verdi. 

Türk, çözüm için Kandil'deki yetkililerle yeri geldiği zaman Abdullah Öcalan'ın görüşmesi gerektiğini de ifade etti. 

"HERKES BU CUMHURİYET'İN VATANDAŞIDIR"

'Abdullah Öcalan'ın silahları bırakma formülü nedir?' şeklindeki bir soruyu, Türk şöyle cevapladı: 

"Tarihsel kültürler, bu ülkenin zenginliğidir. Bu mirasın geliştirilmesi, korunması, örgütlenmesi önündeki engeller sağlanmalıdır. Anayasa çok kısa olmalıdır diyor. Kürdü, Türkü, Lazı saymaya gerek yok. Türkiye Cumhuriyeti'nde herkes, bu Cumhuriyet'in yurttaşıdır, vatandaşıdır. Bunlar demokrasinin talepleridir." 

ÖCALAN'IN BARIŞ PLANI 

'Abdullah Öcalan'ın barış planı nedir?' sorusunu Türk, şöyle yanıtladı:

"Türkiye halkını da özgürleştirecek, Türkiye halkının da kabul edebileceği bazı anayasal talepler. Mesela diyor ki; Bu ülkenin bütün farklılıkları, kültürleri bu ülkenin zenginliğidir. Bu kültürlerin korunması, örgütlenmesi... İkincisi, anayasal vatandaşlık temelindeki bir anayasa değişikliği ki bu, kaçınılmaz bir şey. 'Kürtlerin adının anayasada yazılmasını bir koşul olarak öne sürmüyor' sorusuna' vatandaşlık kavramının esas ortaya çıkarmak lazım. Anayasanın en fazla 20 madde olması gerekir. Bir barış komisyonunun, akil insanların süreci izlemesi gerekir." 

SAĞDUYU UYARISI 

Türk ayrıca, barış süreci başladığında, bazı olumsuzlukların yaşanabileceğini ve süreci baltalamak isteyenlerin olabileceğini dile getirerek, bu süreçte halkın sağduyusunu kaybetmemesi uyarısında bulunarak şöyle devam etti: "Sayın Başbakan’ın tavrı biraz beni endişelendiriyor. Sayın Başbakan 'Mehter Marşı' gibidir. Bazen bakıyorsunuz, bir adım ileri gitti. Arkasından bakıyorsunuz, iki adım geri gidiyor. Yani gerçekten Sayın Başbakan'ın ne düşündüğünü ve niçin böylesine zorlayıcı bir üslup kullandığını kavramış değilim. Türk kamuoyu da bu kanın durmasını istiyor. Kürtler özgürleşmeden, Türk halkı asla özgürleşemez. Kürtler hep potansiyel tehlike gösterilmiştir." 

ÖCALAN BAŞBAKAN'A MEKTUP YAZDI MI? 

'Bu sürece girilmeden önce Abdullah Öcalan, Başbakan Erdoğan'a mektup yazdı, görüşmeler bu nedenle başladı doğru mu?' sorusuna Türk, şu şekilde cevap verdi: "Bir mektuptan haberim olsaydı. Bunu da açık söylerdim. Böyle bir şey olduğuna da inanmıyorum." 

KANDİL SİLAH BIRAKIR MI? 

"Kandil'de açıklama yapan Karayılan, silah bırakma konusunda komutanları ve silahlı güçleri ikna etmek mümkün olmayabilir" şeklindeki konuşmanın ne anlama geldiği sorusu üzerine Türk şöyle konuştu: 

"Birisinin açıklamasını yorumlayacak bir noktada değilim. Sonuç olarak biz bütün kesimleri ikna edebilecek bir sorumlulukla hareket etmeliyiz. Bunu kolaylaştıracak bir rol üstlenmemiz gerekir." 

ÖCALAN EV HAPSİ İSTEDİ Mİ? 

Türk, KCK tutuklamalarıyla ilgili, Abdullah Öcalan'ın KCK tutuklamalarının haksız olduğunu ifade ettiğini söyledi. 

Öcalan'ın ev hapsi isteyip istemediği sorusuna Türk, "Bizimle ilgili bir konu olmadığı için, kendi kişisel durumuyla ilgili, sağlığıyla ilgili hiç bir şey söylemedi" diye yanıt verdi. 

Abdullah Öcalan'ın gündemi nasıl takip ettiğine ilişkin bir soru üzerine, Türk, Öcalan'ın televizyon seyredemediğini ancak gazetelerden gündemi takip ettiğini söyledi. 

Türk, sürece ilişkin son olarak "Yasalarda Kürtlerin inkarı var. Ben bir halkım. Halk birlikte birbirini inkar etmeden yaşamalı." dedi.

Türk, Abdullah Öcalan ile ikinci bir görüşmeyi umut ettiklerini ancak, şu ana kadar bu konuda bir gelişmenin söz konusu olmadığını da söyledi.