"İnadım İnat Başbakan"

"İnadım İnat Başbakan"

Kılıçdaroğlu: "Türkiye tehlikeli bir kutuplaşmaya gidiyor, tek korkum bu. Toplumu kutuplaştırmaya götüren bir adamdan bu ülkeye yarar gelmez"

Kılıçdaroğlu, İzmir Seferihisar’da Başbakan’ın dün akşamki otobüs konuşmasına çarpıcı cevaplar verdi, sorular yöneltti...

Gezi Parkı'ndan yükselen çığlığın yer küredeki duygudaşlarıyla buluşarak evrensel bir şeref haline geldiğini söyleyen Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Bu evrensel çığlığın sahibi olan gençler dünyanın geleceğine dair umutlarımızı artırmaktadır. Gezi Parkı ruhu tüm insanlarda kendi vicdanını hatırlatan, biz politikacıların da ders alması gereken bir harekettir. Hepsini yürekten kutluyorum."

Türkiye tehlikeli bir kutuplaşmaya gidiyor, tek korkum bu. Toplumu kutuplaştırmaya götüren bir adamdan bu ülkeye yarar gelmez.. Şapkayı öne koyup düşünmeleri lazım. 

“Başbakanın bu açıklamaları doğru değil. Demokrasi dayatma değil, uzlaşma rejimidir. Başbakanın bunu anlaması lazım. O insanlar kentine sahip çıkıyor, özgürlük istiyor, bundan doğal ne olabilir.”

“Topçu Kışlası'nı yapacağım, inadım inat." 
Birilerine söz mü verdin Başbakan? Bunun için mi vazgeçmiyor. İnadın nedeni bu mu? İstanbul'da otel yapacak yer mi kalmadı. Faiz lobisi yaptı diyor. İzin verme o zaman. Hayatımda bu kadar beceriksiz bir yönetim anlayışına şahit olmadım. Önce İstanbul'un siluetini düzelt. Küstüm, niye yüksek bina yaptınız diyor.”

KENDİSİNE OY VERMEYENLERİ SEVMİYOR MU?

Demokrasilerde halkla inatlaşma olmaz. Bir yönetim halkla inatlaşırsa meşruiyet sorunu ortaya çıkar. Yüzde 50 söylemi çok tehlikeli. Yüzde 50 yandaş, yüzde 50'si karşıt gören bir başbakan olamaz. Kendisine oy vermeyenleri sevmiyor mu? Gezi Parkı'nda her siyasetten insanlar var. Orada AKP'liler de var. Bütün dünya ayağa kalktı, görüyor, herkes görüyor görmeyen tek adam Başbakan.


Taksim'deki çocuklar bizim çocuklarımız. Tek istekleri ülkenin çıkarı. O çocuklar kendileri için tek bir şey istemiyor.
"Milyonlarca yurttaşım kentin binalarından oluşan ruhsuz bir kalabalık değil, sokağıyla, ağacıyla, parkıyla, kedisiyle, kuşuyla bir bilinç olduğunu herkese bir daha hatırlattı.

Yanlış bir değerlendirmeyle dünyanın sorunlarına ilgisiz olarak tanımlanan milyonlarca genç bütün politikacılara gerçek politik bilincin, çevre bilinci, kent bilinci olduğunu gösterdi" diye konuştu.


"Dünya olarak hala en fazla ihtiyaç duyduğumuz şey, daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük, daha fazla çevreye duyarlılık, daha fazla insana saygıdır."

"Şunun altını çizerek bir kez daha vurgulamak isterim; gençleri hafife alanlar daima yanılırlar. Dünya olarak hala en fazla ihtiyaç duyduğumuz şey daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük, daha fazla çevreye duyarlılık ve daha fazla insana saygıdır.