HÜSEYİN GÜLERCE; CEMAAT 1 KASIMDA KİME OY KULLANACAK

HÜSEYİN GÜLERCE; CEMAAT 1 KASIMDA KİME OY KULLANACAK

Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonunu % 50 ile seçilmiş otoriteye baş kaldırmak olarak değerlendirip Gülen Cemaati ile yollarını ayıran Gülerce'nin tespitlerinin, birebir Erdoğan ile aynı olması çok şaşırttı.

Patronunun Erdoğan'a aşığım dediği Star gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, köşesinde 14 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu öncesi mensubu olduğu  Gülen cemaatinin1 Kasım seçimlerinde hangi partiye oy vereceğini yazdı. Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonunu % 50 ile seçilmiş otoriteye baş kaldırmak olarak değerlendirip Gülen Cemaati ile yollarını ayıran Gülerce'nin tespitlerinin birebir Erdoğan ile aynı olması çok şaşırttı.

KÖŞESİNİ SANKİ ERDOĞAN YAZMIŞ GİBİ

Yazısında Cemaatin oy vereceği partiyi açıklamaktan çok AKP'nin 7 Haziran yenilgisi ardından değişen Kürt politikası ile birebir uyuşan PKK nefretini 1 Kasım'da oya devşirme amacına hizmetin işaretlerini veren Gülerce şöyle devam ediyor.

Cemaat içinde kritik görevlerde bulunan ve 17 Aralık süreciyle birlikte yolları ayıran Gülerce, "Erdoğan’ı durdurma cephesi telaşta.." başlıklı bugünkü yazısında "Gülen Cemaati 1 kasım seçimlerinde tereddütsüz HDP'ye oy verecek" dedi

ERDOĞAN'I AKLARKEN CEMAATİ KARALAMA

Gülerce, Erdoğan’ı durdurmaya çalışanların en başında ABD’deki Neoconlar, Yahudi lobisi, Ermeni lobisi, İsrail, AB yönetimi ve Avrupa’nın güç merkezleri, İran ve Suriye'nin geldiğini yazdı.

Yazarın hedefinde HDP'yi parlatmakla eleştirdiği Aydın Doğan medyası ve Neoconların ve Yahudi lobilerinin yanında olmakla suçladığı Gülen cemaati vardı.

HÜKÜMETE DÜŞMANLIK YAPMAYA MECBUR MUSUN?

Aydın Doğan’ın, “ben hükümet yanlısı olmaya mecbur değilim” sözlerine tepki gösteren Gülerce, yazısında "Adama sorarlar, hükümete düşmanlık yapmaya mecbur musun? Başyazarını, yayın yönetmenini CHP’ye milletvekili olarak göndermeye mecbur musun? HDP’yi parlatmaya mecbur musun?" diye sordu. ( AKP'de havuz medyasından kaç tetikçi gazeteci olduğunu unutmuş CHP'ye höykürüyor)

Yazar daha sonra 7 Haziran seçimleri ve sonrasında yaşananları anlattıktan sonra yazısını böyle tamamlıyor:

MHP DİK DURMUŞ

"F. Gülen’in hipnozundan kurtulamayanlar HDP’ye, 7 Haziran’da bütün Türkiye’de oy verdiler. 8 Haziran sabahından itibaren başta Zaman gazetesi bütün Gülen medyası, ısrarla “restorasyon hükümeti” adı altında CHP-MHP-HDP koalisyonu, olmazsa MHP’nin dışarıdan destekleyeceği CHP-HDP hükümeti kurulmasını istedi. Tezgâhlarını, MHP’nin dik duruşu bozdu.

CEMAATİN BU SEÇİMDE TEK BAĞIMSIZ ADAYLARI YOK

1 Kasım’da da Gülen cemaati hiç tereddütsüz HDP’ye oy verecektir. Gülen medyasında, “1 Kasım seçimlerinde de oyum HDP’ye” yazıları döşenmeye başlandı bile. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde CHP’nin destekçisi olduktan, 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde muhalefettin yanında yer aldıktan sonra bir güçlerinin olmadığını herkes gördü. Hele 7 Haziran seçimlerinde çıkardıkları bağımsız adayların hiçbirinin seçim kazanamaması ile tükendiler. Bu seçimde tek bağımsız adayları yok.

UFUKTA TEK BAŞINA AKP İKTİDARI GÖRÜNÜYORMUŞ

Doğan medyasındaki külhanbeylik, Gülen medyasında Ekrem Dumanlı depremi, Batı medyasındaki parmak sallamalar bir telaşın ifadesi. Ufukta, tek başına AK Parti iktidarı görünüyor diye mi?"

 

Kaynak:Haber Kaynağı