Çatı adayı açıklandı: Ekmeleddin İhsanoğlu. Açıklama yapılır yapılmaz tartışmalar da başladı. Kamuoyunun bir kısmı bunun bir Pensilvanya projesi olduğunu iddia ederken, büyük bir kısmı da neden Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aday gösterildiğini anlamaya çalışıyor.

Aday belirleme sürecine kısaca bir bakarsak:

Haşim Kılıç çabuk unutuldu

Daha önce Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın adı CHP’nin desteğiyle Köşk adayı olması için sürekli gündemde tutuluyordu. Ancak ilerleyen süreçte Haşim Kılıç'ın adı gündemden düştü, unutuldu. Bu sürecin de cemaatle bağlantısı olduğu söylenmişti.

İlk çatı Yalova'da kurulmuştu

Ardından 1 Haziran'da bazı illerde yerel seçimin tekrarı yapılmış ve Yalova'da ilk çatı kurularak MHP ve CHP AKP’ye karşı birlikte çalışmıştı. 1 Haziran'daki Yalova başarısının ardından gözler Köşk için kurulacak çatıya çevrilmişti.

CHP İslam Alimini önerdi

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Bahçeli ile yaptığı görüşmede MHP'ye bir aday önerdi. O aday, İslam İşbirliği Teşkilatı'nda Genel Sekreterlik yapmış bir İslam Alimi olan Ekmeleddin İhsanoğlu oldu.

Gülen'in adayı Ekmeleddin İhsanoğlu

İhsanoğlu'nun adı Türkiye gündemine bir anda bomba gibi düşerken, Fethullah Gülen'in kendisini CHP'ye önerdiği iddiaları da gündeme geldi. Buna göre seçimlerden aylar önce Cemaat destekli Haşim Kılıç'ın adının ortaya atılması, kendisinin yıpratılmasına neden oldu ve Erdoğan karşısında şansı azaldı. Ardından Cemaat Erdoğan'a karşı Köşk için yeni isim arayışlarına girdi, o isim de Ekmeleddin İhsanoğlu oldu.

Sarıgül'ü de Gülen önermişti

Hatırlanacağı üzere Fethullah Gülen, yerel seçim öncesi Sarıgül ismini parlatan kişi olmuştu. İstanbul'da MHP yüzde 4 oy alabilmiş, MHP'lilerin çoğu da Kadir Topbaş karşısında yarışan Mustafa Sarıgül'ü desteklemişti. Bu da bir Fethullah Gülen projesiydi.

AKP’den ilk tepki

A Haber’e konuşan AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner Ekmeleddin İhsanoğlu’nun bir Pensilvanya projesi olduğunu iddia ederek şöyle konuştu: Ekmeleddin İhsanoğlu bir Pensilvanya projesidir. CHP ve MHP kendi partilerinden aday gösteremeyecek kadar Türkiye siyasetinden uzaklaşmışlardır. CHP ve MHP çatıdan düşmüştür, İhsanoğlu Ahmet Necdet Sezer'in dindar versiyonudur. CHP ve MHP’ye acıyorum.

PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?

Dindar cumhurbaşkanı Alevilerden oy alır mı?

Türkiye’de Alevi, Sunni, Türk, Kürt  kavgaları sürerken henüz siyasal ve idolojik bir yapının ortaya çıkmaması ve Türkiye’de yaşayan tüm halkların barış içinde yaşamaları sıkıntılı bir hal almışken CHP’ye oy veren Aleviler dindar bir Cumhurbaşkanı adayına oy verir mi?

CHP oy veren Alevi vatandaşların dindar adaya oy vermeyecekleri düşünülür ve sandığa gitmeyecekleri öngörülürse, bu seçim AKP adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın birinci turda seçilmesine katkı sağlamış olacaktır.

MHP’de durum ne?

MHP’nin; Türk sentezi siyaset ve ideoloji üzerine siyaset yapan bir siyasi parti olma özelliğini bir kenara bırakarak, Milliyetci, Atatürkçü, Ülkücü bir aday değil de AKP’ye yakın dindar bir adaya sıcak bakması MHP tabanında benimsenmeyecektir. MHP tabanının büyük bir kısmı, gösterilen dindar adaya tepki gösterecek ve sandığa gitmeyecektir.

Siyasi partilerin idolojileri olmalıdır, projeleri olmalıdır. Siyasi partiler kendi içerisinde yetiştirdiği değerli, önemli siyaset adamlarını seçmelidirler. Kendi idolojilerine yakın, tabanının kucaklayacağı adayları olmalıdır, aksi takdirde ithal adayın önemli bir sonuç vereceğini düşünmek hayal olacaktır ve hayal kırıklığına uğrayacaklardır.

CHP ve MHP ithal aday göstererek kendi tabanlarına ters düşerek Erdoğan’ın birinci turda seçilmesine destek vermiş olacaktır.

İhsanoğlu: Benden politikacı olmaz

Ekmeleddin İhsanoğlu geçtiğimiz yıl mart ayında İsveç’e yaptığı ziyaret sırasında bir medya patronunun Umre ziyareti sırasında kendisine "vakti geldiğinde Çankaya’ya aday olmanızı istiyoruz. Desteğimiz tam" şeklinde bir teklifte bulunduğu yönündeki iddialara ve politikayla ilgi soruya verdiği cevapta şunları söylemişti: "Hepsi iftira. Beni hiç politikayla ilgilenirken gördünüz mü? İsteseydim politikaya çoktan girerdim. Turgut Bey (Özal) zamanında olsun, Ak Parti kurulurken olsun, Adalet Partisi döneminde olsun, iktidar çevrelerine hiçbir zaman çok uzak değildim, çok da yakın değildim. Hiçbir zaman politikaya ilgi göstermedim. Benden politikacı olmaz."

Ekmeleddin İhsanoğlu kimdir?

1943 yılında Kahire’de doğan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun bilim tarihi, Türk kültürü, İslam dünyası ve Batı dünyası ilişkileri ve Türk-Arap ilişkileri hakkında değişik dillerde çok sayıda kitap, makale ve tebliği bulunuyor.

İhsanoğlu bir dönem Refah partisi genel başkanı Necmettin Erbakan’ın danışmanlığınıda yapmış.

İhsanoğlu, Mısır Ayn Şems Üniversitesi Fen Fakültesi’nden mezun olduktan sonra El Ezher Üniversitesi’nde akademik hayata başladı. İhsanoğlu, Kahire Milli Kütüphanesi’nde ve Ayn Şems Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Osmanlı kültürü ve edebiyatı ile ilgili araştırma ve eğitim çalışmaları yaptı. 1974’te Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’nde doktorasını tamamladıktan sonra, İngiltere’de Exeter Üniversitesi’nde doktora sonrası çalışmalar yaptı.

Birçok ödül aldı

İslâm ve Batı kültürüyle yakından teması olan İhsanoğlu, 1984’te profesör oldu. Prof. İhsanoğlu, İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi’nin genel direktörlüğünün yanı sıra İÜ Edebiyat Fakültesi Bilim Tarihi Bölümü ile Türk Bilim Tarihi Kurumu’nun başkanlığını ve İÜ Bilim Tarihi Müze ve Dokümantasyon Merkezi müdürlüğü görevlerinde bulundu. UNESCO ve Harvard Üniversitesi’ndeki görevlerinin yanı sıra millî ve uluslararası birçok bilim kurumunun üyesi olan İhsanoğlu, bilim ve eğitim tarihine katkı ve hizmetlerinden dolayı birçok ödül aldı.

1 Ocak 2005’te İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri olan İhsanoğlu, örgütün seçimle göreve gelen ilk genel sekreteri ve ilk Türk genel sekreteri olma özelliklerini de taşıyor.

İhsanoğlu, 2013 yılının sonunda görevini İyad Medeni’ye devretti.

Devlet Üstün Hizmet Madalyası sahibi olan İhsanoğlu evli ve 3 çocuk babası.