Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfı Ana.: "Oğlumun katili Başbakan’dır"

Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfı Ana.: "Oğlumun katili Başbakan’dır"

Ankara'daki Gezi Direnişi eyleminde polis kurşunuyla katledilen Ethem Sarısülük'ün annesi soL gazetesinden Hatice İkinci'ye konuştu: "Oğlumun katili Başbakan’dır."

O’nun aramızdan alındığı 1 Haziran tarihi Ethem’in 26. yaşını kutlayacağı gündü. Bir başına beş çocuk büyütebilmek için gece gündüz çalışmak zorunda kalan annesinin zorlu hayatına kayıtsız kalamadı. Başarılı bir öğrenci olmasına rağmen 15 yaşında okulunu bırakarak OSTİM’de işçi olarak çalışmaya başladı. Baba Mustafa Sarısülük devrimci gelenekten gelen bir edebiyat öğretmeniydi. Sık sık cezaevine girip çıkması Mustafa Sarısülük’ü etkilemiş ve yaşadığı ağır psikolojik sorunlar nedeniyle öğretmenliği bırakarak, köyde yaşamaya seçmişti. Sayfı Ana’nın bitmek bilmez mücadelesi de bu yıllarda başladı. Çocuklarının büyük şehirde okumalarını isteyen anne Sayfı Ana, bundan 22 yıl önce beş çocuğunu da yanına alarak Ankara’ya geldi. Gece gündüz çalışarak “ele güne muhtaç etmeden” beş çocuğunu büyütmeyi başardı. Ethem’i de okutmak istiyordu. Ancak, Ethem okumayı değil, çalışarak annesinin yükünü hafifletmeyi seçti. Ethem, ilk gençlik yıllarından itibaren kavganın, mücadelenin içinde, arkadaşlarının hep önünde olmuş, bir işçi olmaktan hep gurur duymuştu. Ve O’na yakışır bir şekilde kavganın en önündeyken, aramızdan aldılar O’nu.

Ethem’in Batıkent’teki evi dolup taşıyor her gün “Ethem’in katilinden hesap soracaklarla”. “Artık bin oğlum var” diyor Sayfı Ana.

Sayfı Ana’nın çok sözü var söyleyecek.

“ANNELER YOKSULLUK ÇEKMESİN DİYE SOKAKTAYDI”
“Bu dünya üzerinde bir kişi bile yoktur ki Ethem’in arkasından kötü bir laf etsin. Bu acı bize çok ağır geldi, çok gençti oğlum. Elinin kınasını yakmadım, muradını alamadım, 26 yaşında doğumgününde aldılar O’nu benden. Karıncayı incitmez, yarım ekmeğini arkadaşlarıyla bölüşürdü” diye başlıyor söze ve anlatıyor Sayfı Ana:

“Ethem, bizim için, anneler için, kardeşleri için sokaklardaydı. İşçiydi, yoksulluğu, adaletsizliği gördü, bu yüzden sokaklardaydı. Anneler yoksulluk çekmesin diye sokaklardaydı benim oğlum. Kavgasının arkasındayım. Korkutamazlar bizi, asla korkmuyorum. Bir can verdim, bin can daha veririm. Tayyip’e gözyaşımı göstermeyeceğim, Ethem nasıl dik durduysa ben de öyle dik durmaya devam edeceğim”.

Sayfı Ana, oğlunun katilinin bir an önce adalete teslim edilmesini istiyor, ancak O’nun için gerçek suçlu sadece silahı çeken o polis değil:
“Benim oğlumun gerçek katili Başbakan Tayyip’tir. Benim evladımı O aldı. Bu acının vebali yok. Bu dünyada da öbür dünyada da bunun vebalini ödeyemeyecek. Bu vebal katili vermekle de ödenmez. O da görsün evlat acısını, başka türlü anlamaz bu. O polisi niye saklıyorlar? Niye koruyorlar? Ama peşini bırakmayacağım. Sadece kendi evladımın değil, kaybettiğimiz diğer evlatlarımızın katillerinin de peşini bırakmayacağım”.

“Tayyip”e de sesleniyor Sayfı Ana:
“Tayyip çekil artık, istifa et. Rahat bırak halkı, çocukları. Çocuklarımızın peşinden çekil. Biraz fikri varsa utanır, ben olsam utanırdım ama o utanır mı bilmiyorum. Elini bir yüreğine koysun, ama koymaz O…”

Sayfı Ana’nın son sözü gençlere: “Gençler korkmasın, yürüsünler, bağırsınlar. Tayyip’e ‘çekil’ demeye devam etsinler, sözlerini dinletsinler, yılmasınlar”.