Bolu'da Polis Halkla Çatıştı

Bolu'da Polis Halkla Çatıştı

BOLU'DA POLİS HALKEVİ'NE SALDIRDI

Bolu'da 45 yıllık Hakevi binası mahkeme süreci bitmeden AKP'li belediye tarafından Yıkma girişimine sahne oldu. Halkevine sahip çıkmak için büyük bir mücadele sürdüren Halkevleri yıkılma direnişine ise poli ve zabıta işbirliğinde girişilen sert müdahele ardından bir çok Halkevi üyesi dövüldü ve göz altına alındı. 
Halkevleri Genel Başkanı Oya Ersoy, AKP’li Bolu Belediyesi’nin Bolu Halkevi binasına ve Halkevi’na sahip çıkanlara yönelik saldırısı ile ilgili bir açıklama yayımladı. Oya Ersoy’un açıklaması şöyle:
 
CHP'Lİ VEKİL MÜDAHALE ETTİ
 
Belediye ekipleriyle yaşanan tartışmanın ardından iş makinesinin harekete geçtiğini gören grup, zabıta ekiplerine saldırdı. Zabıta ekipleriyle eylemciler arasında yaşanan arbedenin ardından olay yerine gelen Bolu Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Çevik kuvvet ekipleri olaya müdahale edeceği sırada CHP'li Özcan, polislerin önüne geçti. Polis kalkanlarının üzerine elini koyarak gitmelerine engel olan CHP'li Özcan, konuyla ilgili yetkililerle görüşmek üzere olay yerinden ayrıldı.
 
POLİSTEN MÜDAHALE
 
Yaklaşık yarım saat sonra zabıta ekipleriyle kalkanlı, gaz maskeli polislerin Halkevi'ne doğru yürümesinin ardından bazı eylemciler iş makinelerinin üzerine çıktı. Eylemcilerin polislere direnmesinin ardından yaşanan arbedede çevik kuvvet ekipleri biber gazı ve coplarla müdahale etti. Eylemciler ile polis arasında çıkan arbadede iş makinasının camları parçalandı. Yaşanan arbedede yaklaşık 10 kişi gözaltına alındı. Grubun Halkevi binası önünden uzaklaşmasının ardından iş makinesinin yıkıma başlamasıyla birlikte bazı eylemciler polise taşlarla saldırdı. Bu sırada olay yerine gelen CHP'li Özcan, iş makinesinin önüne geçerek yıkımı engellemeye çalıştı.
MİLLETVEKİLİ BİNANIN İÇİNDEYKEN İŞ MAKİNESİ YIKIMA DEVAM ETTİ
 
Bir süre iş makinesinin önünde oturan CHP'li Özcan, daha sonra bir bölümü iş makinesi tarafından yıkılmış binaya girdi. Özcan, bina içerisinde polislerle birlikte incelemelerde bulunduğu sırada iş makinesinin yıkıma devam etmesi şaşkınlık yarattı. Korkuyla dışarı çıkan Özcan, iş makinesi operatörünü, "Ben içerdeyim sen ne yapıyorsun" diyerek azarladı. Yıkıntıların üzerine çıkan Özcan, İçişleri Bakanı Muammer Güler'i telefonla arayarak binanın içerisindeyken yıkıma devam edildiğini söyledi. Özcan'ın iş makinesinin içine binmesine rağmen operatörün ısrarla binayı yıkmaya çalışmak istemesi dikkat çekti.
 
Olayla ilgili suç duyurusunda bulunacağını belirten Özcan, "Ben içerideyken yıkım yapılıyor. Böyle bir saçmalık olamaz" dedi. Binada yıkım çalışmaları devam etti.

GÖZÜNÜ RANT HIRSI BÜRÜMÜŞ AKP
 
Bugün Bolu’da yaşananlar gözünü rant bürümüş AKP’nin hukuk tanımazlığını bir kez daha göstermiş oldu. Daha önce 45 yıllık Halkevi binası için “inşaat durdurma zabtı” düzenleyen ve Halkevi binasını mühürleyen belediyenin bu uygulamalarına karşı açtığımız dava sonucu mahkeme yürütmeyi durdurma kararı almıştı.
Kararın ardından daha mahkeme süreci tamamlanmadan 26 Eylül tarihinde Genel Merkezimize yapılan tebligatla 27 Ekim’de yıkım yapılacağı bildirilmiştir. Bunun üzerine Genel Başkan Yardımcımız beraberinde bir heyetle Bolu’ya gitmiş, Bolu Valisi’yle görüşmeler yapmıştır. Belediye ekiplerinin ilk yıkım girişimi orada bulunanlar tarafından engellenmiştir.

YIKIM GİRİŞİMİ VE GÖZALTI
 
Ardından çevik kuvvet polisleri ve zabıtalar eşlinde gerçekleşen ikinci saldırıda binayı korumak isteyen insanlar dövülerek, kelepçe takılarak gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınanlar arasında Genel Başkan Yardımcıız Samut Karabulut ve Bolu Halkevi Başkanımız Sualp Güler ve Türkiye Komünist Partisi’nden de bir arkadaşımız bulunmaktadır. Ayrıca polisin attığı gazdan etkilenen 2 kişi hastaneye kaldırılmıştır. Ayrıca yıkım saldırısı binanın elektriği, suyu ve doğalgazı kesilmeden başlatılmıştır.
 
AKP’nin hukuku da adaleti de budur. Kendi mahkemelerinin kararına uyma, hukuksuzluğa direnen insanları kelepçeleyerek gözaltına al, polis otobüsünde işkence yap.

KENTSEL YAĞMAYA İZİN VERMEYECEĞİZ
 
AKP ülkemizin her karış toprağını rant alanı olarak görmektedir. Azgınca saldırganlığının nedeni de bu talana dur denilmesinden duyduğu rahatsızlık ve korkudur. Halkevleri talan politikalarına karşı mücadele etmeye devam edecektir.
 
Bizler Halkevlerimizi, yaşamımızı, geleceğimizi, AKP iktidarının doğayı, yaşamı yok sayan neoliberal kentsel yağma politikalarına teslim etmedik, etmeyeceğiz.
 
Gözaltına alınanlar derhal serbest bırakılsın. Halkın yaşam hakkını yok sayan, Halkevleri’ne saldıran yetkililere karşı hukuki ve meşru mücadelemizi sürdüreceğimizi tüm kamuoyuna duyururuz.